10. Ceza Dairesi 2017/2708 E. , 2017/5155 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı"nın, 13/06/2017 tarihli yazısı ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık ... hakkındaki yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/06/2013 tarihli ve 2012/31 esas, 2013/143 sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 03/07/2017 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık ... ın 23/03/2004 tarihli suç örgütü faaliyeti kapsamında uyuşturucu madde ticareti yapma suçu nedeniyle yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 188/3-4-5 ve 62. maddeleri gereğince 9 yıl 4 ay 15 gün hapis ve 9.000 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/04/2006 tarihli ve 2004/129 esas, 2006/45 sayılı kararının Dairemizin 11/06/2008 tarihli ve 2006/12967 esas, 2008/9700 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
2- Daha sonra, örgüt lideri olduğu iddia edilen ve yakalanamadığı için hakkında dosya tefrik edilerek ayrı yargılama yapılan ...’in yakalanarak yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2011 tarihli ve 2009/229 esas, 2011/109 sayılı kararı ile, ortada bir suç örgütü olmadığı gerekçesi ile ..."in suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan, sanık ...’ın da suç örgütü üyeliği suçundan beraatine karar verildiği ve bu kararın da Dairemizin 27/02/2013 tarihli ve 2012/5992 esas, 2013/1866 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
3- Bu aşamada İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2011 tarihli hükmü ile ortada suç örgütü olmadığının tespit edildiği gerekçesi ile, hükümlü ... müdafii tarafından 03/04/2006 tarihli hükümde TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca suçun örgüt faaliyeti kapsamında işlendiğinden bahisle cezada artırım yapılmasının hatalı olduğu ileri sürülerek hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi talep edildiği,
4- Talebi değerlendiren İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/12/2011 tarihli ve 2011/1323 değişik iş sayılı kararı ile yargılamanın yenilenmesi talebi kabule değer bulunmayarak reddedildiği,
5- Hükümlü ... müdafiinin bu karara itiraz etmesi üzerine, itirazı değerlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 20/02/2012 tarihli ve 2012/115 değişik iş sayılı kararı ile, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2011 tarihli sonraki kararında ortada suç örgütü bulunmadığının tespit edilmiş olması karşısında, bu hususun CMK’nın 311/1-e maddesi kapsamında hükümlü lehine yeni delil olduğu, bu nedenle 03/04/2006 tarihli hükme yönelik yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile itirazın kabulüne karar verildiği,
6- Bunun üzerine, mahkemece duruşma açılarak yeniden yargılama yapıldığı ancak,
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/06/2013 tarihli ve 2012/31 esas, 2013/143 sayılı kararı ile, yargılamanın yenilenmesi koşullarının bulunmadığı, kanun yararına bozma yoluna gidilmesi gerektiği gerekçesi ile yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ve CMK’nın 323/1. maddesi uyarınca önceki hükmün onaylanmasına karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, sanık ..."ın teşekkül halinde kokain ticareti yapmak suçundan mahkum olduğu İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/04/2006 tarihli ve 2004/129 esas, 2006/45 sayılı kararında örgüt yöneticisi olarak kabul edilen..."in yakalanamamasından dolayı hakkındaki dosyanın tefrik edildiği, ..."in 2009 yılında yakalanmasını müteakip, hakkında sanık ... ile 2004 yılında gerçekleştirdiği örgüt faaliyeti çerçevesinde kokain ticareti yapmak suçundan dava açıldığı, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/05/2011 tarihli ve 2009/229 esas, 2011/109 sayılı kararı ile ..."in suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan, sanıkların uyuşturucularla olan ilişkilerinin iştirak düzeyinde olup, ortada bir suç örgütünün bulunmadığı, unsurların oluşmadığı gerekçeleriyle sanıkların suç örgütü kurmak, yönetmek ve üyesi olmak suçundan beraat ettiği ve anılan kararın Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 27/02/2013 tarihli ve 2012/5992 esas, 2013/1866 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, anılan ilam göz önüne alındığında sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188/5. maddesi gereğince arttırım yapılamayacağı, söz konusu kararın da hükümlü hakkındaki mahkûmiyet kararından sonra verilmiş olması ve sonradan ortaya çıkan yeni delil niteliğinde olduğu, bu hususun bile tek başına yargılamanın yenilenmesini gerektirdiği düşünüldüğünden, sanık aleyhine sonuç doğuracak surette yazılı şekilde önceki hükmün onaylanmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/06/2013 tarihli ve 2012/31 esas, 2013/143 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Yargılama konusu olan 23/03/2004 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak sanık ... hakkında İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/04/2006 tarihli ve 2004/129 esas, 2006/45 sayılı kararı ile, suçun örgüt faaliyeti içinde işlendiği kabul edilip TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca cezada artırım yapılarak hüküm kurulmuştur. Ancak, örgütün lideri olduğu iddia edilen ... isimli sanık yargılama aşamasında henüz yakalanamadığı için kararda örgüt üyeliğine ilişkin bir hüküm kurulmamıştır. Daha sonra ...’in yakalanması üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 06/10/2009 tarihli iddianamesi ile 23/03/2004 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç örgütü kurma suçlarından, ... hakkında ise suç örgütü üyeliği suçundan dava açılmış ancak yapılan yargılama sonucunda İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2011 tarihli ve 2009/229 esas, 2011/109 sayılı kararı ile, ortada bir suç örgütü olmadığı gerekçesi ile..."in suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan, sanık ...’ın da suç örgütü üyeliği suçundan beraatine karar verildiği,...’in 23/03/2004 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca artırım yapılmaksızın cezalandırıldığı ve bu kararın Dairemizin 27/02/2013 tarihli ve 2012/5992 esas, 2013/1866 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bu duruma göre, hükümlü ... hakkında yargılama konusu olan 23/03/2004 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/04/2006 tarihli kararı ile, suçun örgüt faaliyeti içinde işlendiği kabul edilip TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca cezada artırım yapılarak hüküm kurulmasından sonra, aynı Mahkemenin 18/05/2011 tarihli kararı ve bu hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 27/02/2013 tarihli onama ilamı ile ortada bir suç örgütü olmadığının tespit edilmiş olması karşısında, bu hususun CMK’nın 311. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan “Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa” şeklindeki düzenleme kapsamında “yeni olay ve yeni delil” olarak kabul edilmesi gerektiği, bir başka deyişle İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/04/2006 tarihli ve 2004/129 esas, 2006/45 sayılı kararından sonra, örgüt lideri olduğu iddia edilen ...’in yargılaması esnasında ortaya konulan deliller değerlendirilerek verilen aynı Mahkemenin 18/05/2011 tarihli kararı ve bu hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 27/02/2013 tarihli onama ilamı ile “ortada bir suç örgütü olmadığının” tespit edilmiş olmasının hükümlü lehine yeni delil olduğu, bu durumda da hükümlü hakkında TCK’nın 188/5. maddesi uygulanmayarak daha hafif bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden “önceki hükmün onaylanmasına” karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/06/2013 tarihli ve 2012/31 esas, 2013/143 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 26.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.