11. Hukuk Dairesi 2015/14583 E. , 2016/2290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/10/2014 tarih ve 2011/114-2014/784 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile .... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı banka şubesinin müvekkili adına sahte kimlik alarak şirket kuran sahte ... adlı şahsa yeterli araştırma yapılmaksızın çek karnesi verdiğini, ancak hem nüfus bilgilerinin hem de nüfus cüzdanındaki resmin doğru olmadığı, davalı banka şubesinin vermiş olduğu çek karnesi sebebiyle kendisinin.... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/733 esasa 2008/67 karar sayılı ilamı nedeniyle 2 gün ceza evinde yattığını, karşılıksız çek bedeli olan 9.800,00 TL"yi ödeyerek cezaevinden çıktığını, aynı tarihte hakkında 107 ayrı işlem yapıldığını, Türkiye"nin birçok yerinde ceza davası açıldığını, bazı ceza davalarının devam ettiğini öğrendiğini bir kısım ceza davalarından beraat ettiğini, ayrıca kendi kimliğini kullanan bir kısım şüpheliler hakkında.... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/1582 esas sayılı dosyasıyla ceza davası açıldığını ileri sürerek uğradığı zararlar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.000,00 TL manevi ve 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; 14/05/2014 havale tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini 4.350,00 TL artırarak müdeabihin değerini 5.350,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; davacı tarafın ileri sürdüğü sahte kimlik düzenlenmesi, kullanılması, şirket kurularak faaliyet yapılmasının müvekkili bankanın denetimi ve sorumluluğu dışında gerçekleştiğini ve bankanın sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının kendi isminin kullanılması suretiyle başka kişilerce karşılıksız çek keşide etme fiileri nedeniyle hakkında açılan dava dosyaları ile ödemek zorunda kaldığı ve davacının zarara uğradığının sabit olduğu, davacının aynı ceza yargılamaları nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararın tazmini için Türkiye ...ı aleyhine açtığı mahkemenin 2011/115 esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda davacının 5.350 TL maddi alacağının olduğu tespit edilmiş ve mahkemece taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL maddi tazminata ve 7.500,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş olup davacı vekilinin bu rapora .../...
dayanarak maddi tazminat talebini ıslah ettiği, mahkemenin 2011/115 esas sayılı dosyası ile işbu dosyada tazmini istenen zararların aynı olduğu, aynı ceza yargılamalarından doğan maddi ve manevi kaybın dava konusu olduğu tespit edildiğinden, maddi tazminat talebi yönünden davacının 2011/115 esas sayılı dosyadaki bilirkişi raporunda belirlenen 5.350,00 Tl maddi zararının o dosyada hüküm altına alınan 1.000,00 TL"lik kısmının mahsubu gerektiği gerekçesiyle maddi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile 4.350,00 TL alacağın ıslah tarihi olan 14/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, manevi tazminat yönünden talebin kesin hüküm nedeniyle reddine,... yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı .... vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı bankanın gerekli dikkat ve özeni göstermeden davadışı 3. kişiye verdiği çek defteri nedeniyle hakkında karşılıksız çek keşide etmekten dava ve takipler açılan davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının aynı taleplerle....ye karşı açtığı 2011/115esas sayılı dosyasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları da gözetilerek, manevi tazminat talebinin reddine maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak her iki tarafın da temyiz dilekçelerinde ifade edildiği üzere, 2011/115esas sayılı dosya ile işbu dava dosyasındaki talepler her ne kadar aynı olsa da, her iki davada da davalılar iki farklı banka olup, her davada davalıların eylemleri, kusuru ve deliller kendi başına değerlendirilerek sonuca varılmalıdır. Davacı, karşılıksız çek keşide ettiğine ilişkin iddialar nedeniyle yargılandığını, bir süre cezaevinde kaldığını, hükmedilen adli para cezalarını ödediğini, karşılıksız çıkan çekler nedeniyle daha birçok ödeme yapmak durumda kaldığını iddia etmekte ise de, hangi bankanın verdiği çekler nedeniyle ne kadar zarara uğradığının, hangi bankaya ait çek nedeniyle hapis cezası aldığının tespiti ile işbu davanın davalısı olan bankanın gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin davacı adını taşıyan sahte kimlikli davadışı şahsa verdiği çekler nedeniyle davacının maddi-manevi zarara uğrayıp uğramadığının, maddi zararının ne kadar olduğunun ayrıca ve açıkça tespiti ile sonuca varılması gerekirken, mahkemece işbu davadaki taleplerin aynı mahkemenin 2011/115 esas sayılı dosyası ile birlikte değerlendirilerek istemlerin bir kısmının o dosyada karşılanmış olduğundan bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi ve manevi tazminatın reddi doğru olmamış, eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı hükmün taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 02/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.