19. Hukuk Dairesi 2015/6225 E. , 2015/17312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflarca imzalanan 13.04.2011 tarihli proforma faturada davalının faturaya konu PVC K 65 cinsli, 125.00 MT Net miktarlı 5.000 x 25 Kg paketli olan toplam tutarı 198.125.00 USD"yi bulan malları 21-22.04.2011 tarihinde İstanbul"da müvekkiline teslim edeceğini taahhüt ettiğini, bu taahhüde istinaden müvekkilinin de faturada belirtildiği üzere mal bedelinin %10 una tekabül eden 19.812,50 USD’ yi davalının bildirdiği banka hesabına gönderdiğini, ancak davalı satıcının, teslimini taahhüt ettiği tarihten önce faturaya konu malı teslime hazır hale getirmediğini ya da malın teslime hazır olduğunu bildirilmediği için müvekkili şirketin de kalan bakiyenin ödemesini yapmadığını, davalı tarafın belirtilen tarihte malı teslimden imtina etmesi üzerine müvekkili şirketin "mal alımından vazgeçtiğini, gönderdiği peşinatın iadesini " noter kanalıyla davalıya ihtar ettiğini, davalının peşinatı bu güne kadar iade etmediğini, bu alacağın davalıdan tahsili için girişilen icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin ikametgahının..."de bulunduğundan... Asliye Ticaret Mahkemelerinin davaya bakmakla yetkili olduğunu, proforma fatura başlıklı belgede satış bedelinin % 10 unun 18.04.2011 tarihinde ödeneceğinin kalan % 90’nın ise mal tesliminden önce yapılacağının net ve açık bir biçimde yazılı olduğunu, buna karşın davacının satış bedelinin bakiye % 90’lık kısmını malın teslim tarihlerinden önce ödemediğini, dolayısıyla davacının satış bedelini ödemeden malın teslimini talep edemeyeceğini, ödeme yapmayıp edimini ihlal ettiği için de sözleşmeden tek taraflı cayamayacağını, davacının sözleşmeden caymasının esas sebebinin sözleşme düzenlendikten sonra malın ton fiyatının dolar bazında düşmesi olduğunu, zira proforma faturanın düzenlendiği tarihte malın dolar bazında ton fiyatının 1.585 USD iken sonradan uluslararası piyasadaki hareketlenmeler nedeniyle 1.400 USD civarına kadar düştüğünü, müvekkilinin malı yurtdışından tedarik ettiğini, dolayısıyla bağlantı yaptığı ton fiyatına bir müdahalesinin söz konusu olmadığını, keza davacının ödediği % 10’luk peşinatın da yurtdışı firmada bağlı durduğunu belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, davalının yetkiye yönelik itirazlarının yerinde görülmediği, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı ancak 13.4.2011 tarihli proforma fatura içeriğine göre, davacı alıcının ilk olarak satış bedelini ödemekle daha sonra da davalı satıcının malı teslim etmekle yükümlü olduğu, davacının mal tesliminden önce parayı ödemediği, davalının da faturada belirtilen tarihlerde malları teslim etmediği, her iki tarafça borcun zamanında ifa edilmediğinden borçların ifa edileceği zamanın belirli olmaktan çıktığı, davacı alıcının davalıya keşide ettiği ihtarla satış sözleşmesinden döndüğü, davalının davacıdan aldığı peşinatı iade etmekle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne itirazın iptali ile takibin devamına, koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.Davacı vekilinin temyizi icra inkar tazminatına yöneliktir.
Takip ve dava konusu alacağın likit (bilinebilir) nitelikte olduğu gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA peşin harcın istek halinde iadesine, 21/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.