4. Hukuk Dairesi 2014/14633 E. , 2014/17330 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/04/2013
NUMARASI : 2011/424-2013/153
Taraflar arasındaki maddi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 25/06/2014 gün ve 2013/15459-2014/10578 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 25/06/2014 gün ve 2013/15459 Esas, 2014/10578 Karar sayılı ilamı ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği belirtilerek bozulmuş, Dairemizin ilamına karşı davacı tarafça karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
Davacılar, davalı yüklenici şirket tarafından TOKİ İdaresi ile imzalanan sözleşme ile konut yapımı ve çevre düzenlemesi işinin üstlenildiğini, yapılan yol çalışmaları sırasında taşınmazlarında bulunan fındık ve meyve ağaçları ile fındık evlerine zarar verildiğini belirterek uğradıkları maddi zararın davalıya ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizin anılan ilamı ile; her ne kadar, “davacılar tarafından 01/12/2009 tarihinde taşınmazlarında meydana gelen zararın tespitinin yaptırılmasından sonra TOKİ İdaresi aleyhine Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/92 Esas sayılı dava dosyasında 22/03/2010 tarihinde asıl davanın, 22/10/2010 tarihinde de birleşen davanın ikame edildiği, davalı TOKİ İdaresi tarafından dava dosyasına sunulan 14/05/2010 havale tarihli cevap dilekçesinde husumet itirazında bulunularak zararın sorumlusunun yüklenici Mu. E. İnşaat Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti."nin olduğunu bildirildiği ve davanın ihbar edilmesinin istendiği, davacının, dava dışı TOKİ İdaresine karşı açılan davada idare tarafından sunulan cevap dilekçesinin verildiği tarihte zarara neden olan fiil ve faili öğrendiğinin kabulü gerektiği, 14/05/2010 tarihli cevap dilekçesi ile eldeki dava tarihi arasında 1 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş bulunduğu anlaşılmakla; davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuşsa da, gerekçemizde anılan davada davalının cevap dilekçesinde zarardan sorumlu olan şirketi belirtmesiyle davacının faili öğrendiği kabul edilemez. Zira, davada taraf olan şahsın iddiası kesin bilgi olarak kabul edilemez. Bu sebeple, davanın zamanaşımına uğramadığının kabulü gerekir.
Yukarda açıklananlar doğrultusunda, davacının karar düzeltme istemi kabule değer görülmüş; Dairemizin anılan bozma ilamı kaldırılarak esasının incelemesine geçilmiştir.
Mahkemece: “her ne kadar davacı taşınmazındaki bir kısım kivi ağaçlarının da zarar gördüğünü iddia etmiş ise de, davacının zarar gördüğünü iddia ettiği ağaçların imar uygulaması sonucunda yola terk edilen ve yol olarak bırakılan yerde olduğu, yine davacının imar yolu üzerinde bulunan bir kısım harman yerinin ve bir kısım evinden dolayı da zararın tahsilini talep etmiş ise de, davacı ancak imar uygulaması sonucunda kendi taşınmazı üzerinde bulunan harman yeri ve kargir evin görmüş olduğu zararları talep edebileceği, zira yola terkin yaptığı yerlerdeki ağaçların bedeline davalıdan talep edemeyeceği, davalının ancak yol açım sırasında davacının taşınmazının içerisinde kalan imar yolu dışındaki ev ve harman yerinden doğan zarardan sorumlu olduğu nazara alınarak 1.654,33 TL hüküm altına alınmıştır.” gerekçesiyle istemin bir bölümünün kabulüne karar verilmişse de, İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca, bir yerin imar uygulaması sonucu düzenleme ortaklık payı olarak ayrılması, üzerindeki yapı ve diğer şeyleri kapsamaz. Bu sebeple, imar uygulaması sonucu ayrılan yerler üzerindeki yapı ve diğer şeylerin maliki davacılar olduğundan, davacıların zararlarının kapsamı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı gerekçeyle belirtilen şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün, bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacının karar düzeltme isteminin HUMK.’nun 440-442. maddeleri uyarınca yukarıda gösterilen nedenle kabulüne; Dairemizin 25/06/2014 gün ve 2013/15459 Esas, 2014/10578 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının belirtilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, davalının temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.