Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7588
Karar No: 2015/14859
Karar Tarihi: 29.06.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/7588 Esas 2015/14859 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/7588 E.  ,  2015/14859 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Davacı, icra takiplerinin ve ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacı vekili ve davalı...k Kurumu vekili"nin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, 2004/11758 ve 2004/11759 no"lu takip dosyalarında takip edilen ödeme emirlerinin 2004/7 ve 8. aylar ayrık tutulmak suretiyle, kısmen kabullerine karar verilerek geriye kalan dönemler bakımından zamanaşımı nedeniyle iptallerine karar verilmiş, 2004/7 ve 8. aylara ilişkin talebin reddine karar verilmiş, 2005/12666 no"lu takip dosyasındaki ödeme emrinin ise zamanaşımı nedeniyle iptaline karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 2004/11758 no"lu takip dosyasında takip edilen borcun 2003/7-10 ve 2004/8. aylarına ait prim borcu olduğu, 2004/11759 no"lu takip dosyasında takip edilen borcun 2003/7-10 ve 2004/8. aylarına ait işsizilik primi sigortası borcu olduğu, 2005/12666 no"lu takip dosyasında takip edilen borcun 2004/3. ayına ait idari para cezası borcu olduğu, davalı Kurum"un öncelikle borcun tahsili ile ilgili olarak dava dışı şirkete de takip başlattığı ancak alacağın semeresiz kaldığı, davacının..Mürülüğü"nün 09/04/2014 tarih ve 2014/1940 sayılı yazısıyla dava dışı .. ..."nin 27/08/1993 ila 05/12/2011 yılları arasında Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptığının belirtildiği ancak dava dışı şirketin özellikle borç dönemi olan 2004 yılının 6, 7 ve 8. aylarına ait temsil ve ilzama yetikili kişilerin ve şirkette üst düzey yöneticilik yapan kişilerin kimler olduğuna ilişkin dosyada bilgi ve belgenin mevcut olmadığı, ödeme emirlerinin davacıya 22/04/2013 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 29/04/2013 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 80/5, 80/12 ve 6183 sayılı Yasa"nın 58. maddeleri ile İİK"nun 72. maddesidir. 506 sayılı Yasa"nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır. Kurum, 6183 sayılı Yasa"nın uygulanmasında... Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır. 506 sayılı Yasa"nın 80/12. maddesinde, sigorta primlerini haklı bir neden olmaksızın yasal süresi içinde ödemeyen özel hukuk tüzel kişilerinin üst düzey yönetici ve yetkililerin Kurum"a karşı
    -işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları öngörülmüştür. 6183 sayılı Yasa"nın 58/1. maddesine göre ise, “ Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu (İş Mahkemesi) nezdinde itirazda bulunabilir.
    Yerleşmiş Yargıtay uygulamaları ile öğretide kabul edildiği üzere "üst düzey yönetici" kavramından anlaşılan şirketin mali ve idari konularında tek başına emir ve tasarruf yetkisine sahip özel şekilde kendisine yetki verilen kişidir. Türk Ticaret Kanunu"nun 317. maddesine göre anonim şirketlerde şirketi yönetmek ve temsil etmek yönetim kuruluna aittir. Anonim şirkette primlerin ödenmesinde müteselsilen sorumlu üst yönetici ve yetkiliden söz edebilmek için primlerin tahakkuk ve ödenmesinde yetkili üst düzey yönetici olması, yönetim kurulu başkanı, başkan yardımcısı gibi ünvan taşıması veya temsil ve ilzam yetkisine sahip yönetim kurulu üyesi olması gerekir. Ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak anılan maddeye dayalı olarak açılacak dava “menfi tespit” niteliğinde olup, ”böyle bir borcu olmadığı” veya “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” iddiaları dışında başka bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir.
    Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir. Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı).
    6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.
    Somut olayda, dava konusu borçların 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden önceki döneme ilişkin olduğu, 506 sayılı Kanunun ilgili maddelerinin olaya uygulanması gerektiği, davacının dava dışı ..."nin 27/08/1993 ila 05/12/2011 yılları arasında Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptığının belirtildiği ancak dava dışı şirketin özellikle borç dönemi olan 2004 yılının 6, 7 ve 8. aylarına ait temsil ve ilzama yetikili kişilerin ve şirkette üst düzey yöneticilik yapan kişilerin kimler olduğuna ilişkin dosyada bilgi ve belgenin mevcut olmadığı; ayrıca ödeme emirleri ile talep edilen borçların 2003/7 ila 2004/8. aylar arası Prim ve... borçlarına ilişkin olduğu, 5918 Sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 6/7/2004 tarihi ve bundan sonraya ilişkin prim ve gecikme zamları yönünden Borçlar Kanunu madde 125"de öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğu, bu nedenle borcun bir sonraki ayın son günü tahakkuk edeceği ve 2004/6. ayın borcunun da 2004 yılının temmuz ayının son günü tahakkuk edeceği, bu nedenle 2004/6. ay borcunun da 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi değil; 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olacağı, 2004/7 ve 8. ay borçları ile birlikte 2004/6. ay borcunun da zamanaşımına uğramayacağı, mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verilirken 2004/6. ayına ait borcun da zamanaşımına uğrayacağı belirtilerek 2004/6. ay borçlarının da iptaline karar verildiği, öte yandan, 2004 yılının 6, 7 ve 8. aylarına ait temsil ve ilzama yetikili kişilerin ve şirkette üst düzey yöneticilik yapan kişilerin kimler olduğuna ilişkin araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece yapılacak iş; Kurum alacaklarında zamanaşımının borcun muaccel olduğu tarihe göre belirleneceği gözönünde tutularak; davaya konu 2004/11758 ve 2004/11759 sayılı takip dosyalarındaki 2003/7 – 2004/5. aylar arasındaki Prim ve ... borçlarında 5 yıllık zamanaşımının dolduğu şimdiki gibi kabul edilerek; 5918 Sayılı
    - Kanunun yürürlüğe girdiği 6/7/2004 tarihi ve bundan sonraya ilişkin prim ve gecikme zamları yönünden Borçlar Kanunu madde 125"de öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğunu gözönünde bulundurmak; 10 yıllık zamanaşımına tabi olan 2004/6, 7. ve 8. aylara ait Prim ve ... borçlarından davacının sorumluluğunun kabul edilebilmesi için, davacının dava dışı şirketi temsil ve ilzam yetkisini haiz Yönetim Kurulu Üyesi olup olmadığı, yönetim kurulunda başkan veya başkan yardımcısı veya başka bir sıfatla üst düzey yönetici olup olmadığını araştırmak, davacının dava dışı şirketi temsil ve ilzam yetkisini haiz olduğunun tespiti halinde zamanaşımına uğramayan boçlar bakımından davanın reddine karar vermek, şirketi temsil ve ilzam yetkisini haiz olmadığının tespiti halinde ise, zamanaşımına uğramayan boçlar bakımından davanın kabulüne karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu hususlar göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacı vekili ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi