11. Hukuk Dairesi 2015/5979 E. , 2016/2694 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09.02.2015 tarih ve 2012/260-2015/60 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 08.03.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av..... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının eşi.... ile davalının....."nin hisse satımı konusunda anlaştıklarını, protokol gereği davalı şirket hisselerinin tamamının anlaşma gereği davacının eşine devredildiğini, karşılığında imzalanan senetlerin de ödendiğini, aynı zamanda davacıdan takip konusu boş senedin imzalatılarak teminat olarak alındığını, senedin sonradan tahrif edilmek suretiyle vadesi 02/06/2011, tanzim tarihi 02/05/2011, tutar olarak da 120.000 USD yazılıp düzenlendiğini, davacının imzasının bulunduğu yere ise..... kasesinin sahte olarak düzenlenip yerleştirildiğini, senedin bedel kısmına da sonradan "nakden alınmıştır" ibaresinin yazıldığını ileri sürerek, takibin iptaline, teminat senedinin iadesine veya iptaline, bu senet sebebi ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, takipte haksız ve kötü niyetli olan davalının %40 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takip konusu senedin hisse devir sözleşmesine istinaden davacı tarafından imzalandığını, senedin teminat senedi olduğuna ilişkin senet üzerinde herhangi bir ibare bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; sözleşmedeki hisse devir bedelinin 11 adet senetle ödendiği, dava konusu senedin ise teminat senedi olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacının icra dosyasına konu 02/05/2011 tanzim, 02/06/2011 vade tarihli 120.000 USD bedelli senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, 88.776,40 TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, limited şirket hisse devir ve ticari işletme devri sözleşmesine istinaden verilen bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup davacı vekilince davacının eşi ... ile davalı arasında yapılan anlaşmayla ...... Gıda Turizm Ltd. Şti.ndeki davalının hisselerinin tamamının anlaşma gereği davacının eşine devredildiği, karşılığında imzalanan senetlerin ödendiği, aynı zamanda davacıdan teminat olarak alınan dava konusu senedin sonradan tahrif edilerek icraya koyulduğu ileri sürülmüş; davalı vekilince 13.02.2012 tarihinde davalının sahibi olduğu... Lokantasının %50 işletme hakkının devrine yönelik sözleşme yapıldığı, dava konusu senedin işbu sözleşmeye istinaden düzenlendiği, davacı tarafından sunulan 11 adet senedin taraflar arasında yeni kurulan şirketteki davalının %50 hissesinin devri sebebiyle düzenlendiği, düzenlen işbu ikinci sözleşme sonrasında....."deki davalı ve...."de kalan %50"lik hissenin davacının eşine devredildiği savunulmuştur.
Davalı... .....ve.... adına davacı tarafından imzalanan ... Lokantasının %50 hissesinin devrine ilişkin 13.02.2011 tarihli restaurant hisse ve işletme protokolü incelendiğinde... adıyla işletilen restaurantın %50 oranındaki işletme hakkının yeni şirket kurmak yoluyla toplam 220.000 USD karşılığında davacının eşi .... devredildiğinin, ...."nın kendi iradesiyle bu hissesinden %5 oranını işyerinde işletme müdürlüğü yapacak olması ve bu işte tecrübeli olması sebebiyle...."a devrettiğinin, 10.000 USD"nin kaparo olarak verildiğinin, bakiye tutarın yeni şirketin kurulup tüm demirbaşların mevcut şirket tarafından yeni şirkete fatura edildiği ve mal sahibi ile yeni şirket arasında aylık 10.000 USD tutar olarak arttırılmamak kaydıyla en az 15 yıllık süreli kira akdi yapıldığı anda 90.000 USD daha verileceğinin, son bakiye tutar olan 120.000 USD"nin ise 90.000 USD"nin ödenmesinden itibaren iki ay sonra ödeneceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Ticaret Sicil kayıtlarından... Gıda Turizm Limited Şirketinin %50 hissesi..."ye %25"er hisseleri ise davalı ve...... ..."e ait olmak üzere 10.03.2011 tarihinde tescil edildiği; “...” başlıklı yazı ile davalının..."da olan hissesinin %50 kısmını davacıya 10.04.2011 tarihine kadar tamamını devredeceğini taahhüt ettiği tespit edilmektedir. Dosyadaki kayıtlardan sonuçta hisse devirleri sonrası 27.04.2011 tarihi itibariyle.... Gıda Turizm Limited Şirketinin ortaklarının... ve ... İftihar olduğu görümektedir. Böylece, davalının savunmasına değer verilip açıklanan delillerin değerlendirilmesiyle uyuşmazlığın çözümü gerekirken,..Gıda Turizm Limited Şirketinin 13.02.2011 tarihli sözleşmeye istinaden kurulduğu anlaşıldığı halde zaten davacının bu şirkette %50 hisseye sahip olduğu, bu sebeple 11 adet senedin taraflar arasındaki sözleşme karşılığı değil şirketin diğer %50 hissesinin devri karşılığı olduğu iddiasının yerinde görülmediği yönündeki gerekçe doğru görülmemiştir. Yine 13.02.2011 tarihli sözleşmede yer alan 10.000 USD kapora ile 90.000 USD nin devralan davacının eşi tarafından davalıya ödenmesi gerektiği belirtildiği halde davalı tarafından bu bedellerin ödendiğine dair belgelerin ibraz edilmemesi sebebiyle dava konusu senedin işbu sözleşmeye istinaden düzenlenmediği, teminat senedi olduğu kabul edilmişse de davalı 90.000 USD"nin kendisine elden teslim edildiğini ifade ettiğine göre, davalının kendisine yapılan ödemeleri ispat etmesi beklenemeyeceği gibi, dava konusu senedin teminat senedi olduğuna dair iddianın davacı tarafça ispat edilmesi gerektiği halde ispat külfetinin davalıya yüklenmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.