3. Hukuk Dairesi 2014/4650 E. , 2014/10161 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : DÜZCE 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/11/2013
NUMARASI : 2013/2-2013/738
Taraflar arasında görülen adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av.S.. E.. geldi. Başka gelen olmadı. Gelen davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldü.
Belli saatte dosyadaki bütün kâğıtlar okunarak, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile davalılar arasında, piyasadaki atölyelerden odun tozu toplayıp pazarlamak amacıyla adi ortaklık kurulduğunu, ufak çaplı olarak başlayan bir iş olması nedeniyle teamül gereği yazılı sözleşme düzenlenmediğini, yapılan iş sonucunda elde edilen karın ½ sinin müvekkiline verildiğini, ancak ortaklık konusu işin büyümesi nedeniyle tarafların arasının açıldığını ve davalıların müvekkiline kar payını ödemediklerini ileri sürerek; taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi ile müvekkiline ait sermaye ve kar payından şimdilik 25.000 TL nin faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müvekkilleri arasında iddia edildiği gibi bir adi ortaklık kurulmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; adi ortaklık ilişkisinin varlığını ileri süren davacı tarafın bu iddiasını yazılı delil ile kanıtlayamadığı, delil olarak ileri sürülen ajandanın ise ortaklık ilişkisine dair bir bilgi içermemesi nedeniyle yazılı delil başlangıcı kabul edilemeyeceği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir
2-Davacı, davalılar ile birlikte odun tozu toplayıp pazarlamak için adi ortaklık kurulduğunu, ancak işlerin büyümesi üzerine davalıların payına düşen karı vermediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalılar ise, davacının ileri sürdüğü adi ortaklık ilişkisini inkar etmiştir. Bu durumda, ortaklığın var olduğunu ispat davacıya düşer. İşlemin tutarı itibariyle HMK.nun 200.maddesi gereği davacı bu hususu senet ile kanıtlamakla yükümlüdür. Ne var ki, böyle bir ortaklık işleminin yazılı yapılmaması yönünde teamül bulunduğu takdirde HMK.nun 203.maddesinin b bendi gereğince tanık dinlenmesi mümkündür.
Somut olayda; davacı, böyle bir ortaklık işleminin yazılı yapılmaması yönünde teamül bulunduğunu ileri sürmüş, ancak mahkemece bu iddia araştırılmamıştır.
O halde mahkemece; ufak çaplı olarak başlayan odun tozu toplanması ve pazarlanmasına ilişkin ortaklıklarda yazılı sözleşme yapılmamasının teamül gereği olduğunu ileri süren davacının bu iddiası, usulünce araştırılıp gerektiğinde bilirkişi görüşüne başvurulmalı ve ortaya çıkacak sonuca göre tanık dinlenip dinlenmemesine karar verilerek uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekâlet ücretinin davalı taraftan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.