20. Hukuk Dairesi 2015/3744 E. , 2016/2329 K.
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., ... köyünde bulunan 101 ada 80 ve 1574 sayılı parseller arasından geçen yolun kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulunduğu halde, kadastro sırasında paftasında yol olarak gösterilmek suretiyle tesbit dışı bırakıldığını ileri sürerek, orman niteliğinde ... adına tescili istemi ile kadastro mahkemesine dava açmıştır.
Kadastro Mahkemesince, taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediğinden davanın görevsizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hükmün davacı ... vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12/02/2009 tarih ve .../... Esas - .../... Karar sayılı ilâmı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Daire kararında özetle; ”İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve kadastro sırasında taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyip, paftasında yol olarak gösterilmek suretiyle tesbit dışı bırakılması nedeniyle, mahkemece görevsizliğe karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, aynı gün dairede temyiz incelemesi yapılan ve seri dosya niteliğinde bulunan dosyalarda davanın önemi ve değeri, vekilin sarf ettiği emek ve mesai dikkate alındığında davacı vekili lehine hesaplanan vekalet ücreti, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31. maddesine aykırı olarak yüksek takdir edilmişse de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hüküm fıkrasının 3. bendinde yeralan "...250.00.-YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine" ibaresi yerine, "...100.00.- YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine" ibaresi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine... "" denilmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesi ise davacının davasının kabulüne, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan ve teknik bilirkişi tarafından düzenlenen raporda yeşile boyalı alan olarak gösterilen 2225,96 m² yüzölçümündeki çekişmeli taşınmazın kadastro sırasında yol olarak tespit dışı bırakılması işleminin iptaline, anılan taşınmazın bitişiğindeki Devlet Ormanı ile birleştirilmek suretiyle tek parsel halinde orman niteliğiyle ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tutanağı düzenlenmeyen ve paftasında yol olarak gösterildiği anlaşılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 04.07.1975 tarihinde 6831 sayılı Kanuna göre ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması bulunmaktadır. Ayrıca 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 05.02.2007 - 07.03.2007 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre yazılı şekilde davanın kabulünde bir isabetsizlik bulunmaktadır. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A ve 17. maddeleri ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri uyarınca çekişmeli taşınmazın tapu maliki olan davalı taraflar aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğinden davalı taraflar aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 2, 3 ve 4. bentleri kaldırılarak, bunun yerine 2. bent olarak “19.01.2011 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A ve geçici 11. maddeleri uyarınca, davacı ... tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 25/02/2016 günü oy birliği ile karar verildi.