Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4403
Karar No: 2021/6283

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4403 Esas 2021/6283 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/4403 E.  ,  2021/6283 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18.01.2018 tarih ve 2012/202 E- 2018/30 K. sayılı kararın asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi"nce verilen 24.10.2019 tarih ve 2018/702 E- 2019/1321 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili ile davalılar ...Akaryakıt San. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... vekili tarafından istenmiş ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süresi içinde, davalılar ...Akaryakıt San. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... vekilinin ise süresi dışında verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, asıl davada davalı şirketin müvekkilinin bayisi olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında 21/06/2007 tarihli 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, ek olarak bayilik protokolü ve taahhütname imzalandığını, davalılardan ... ve ...’ın bayilik sözleşmesi ve protokolü garantör sıfatıyla imzaladıklarını, davalı gerçek kişilere ait istasyonun kurulu olduğu gayrimenkul üzerinde ticari ilişkinin teminatı amacıyla 1.derecede 250.000.-TL bedelli ipotek hakkı tesis edildiğini, ayrıca müvekkili lehine 20 yıl süreli intifa hakkı tanındığını, sözleşme ve 20 yıl süre ile tesis edilen intifa hakkına olan inanç nedeniyle istasyona yatırımlar yapıldığını, istasyonu yenileyerek değer kattığını, davalı şirkete 3 adet hizmet bedeli faturası karşılığında ve ayrıca 27.000,00 TL intifa bedeli olarak toplam 298.851,40 TL ödeme yapıldığını, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin davalı şirketin satış taahhütlerini yerine getirmemesi, sözleşmeye aykırı tutum ve davranışlar sergilemesi üzerine müvekkili şirketçe haklı sebeplerle 10.01.2011 tarihinde feshedildiğini, davacının sahip olduğu intifa hakkını terkin etmek zorunda kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalıya ödenen tarihlerden itibaren işlemiş faizi ile birlikte hesap edilen tutarı olan toplam 541.151,00 TL bayilik hizmet bedelinin en yüksek banka kredi faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; birleşen davada ise davalı yanın sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle taahhüdünü yerine getirmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 51.030 USD cezai şart alacağının temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı şirket ve ... vekili; müvekkili şirketin sözleşmenin devam edeceğine olan inanç ile edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini, bayi olarak istasyona yapılmış olan yatırımları aynen muhafaza ettiğini, davacının Rekabet Kurumu"nun kararları doğrultusunda intifa hakkını terkin etmek zorunda kaldığını, davalının sözleşme süresince sözlü veya yazılı olarak taahhüde aykırı alım-eksik yapıldığını ileri sürmediğini, davacının kâr kaybından bahsetmesinin kötü niyetli olduğunu, ayrıca zamanaşımı süresinin geçtiğini, müvekkili şirketin taahhüdünden daha az miktarda akaryakıt aldığını kabul etmediklerini, gayrimenkul üzerinde ipotek hakkı tesis edildiğini ve alacağın teminat altına alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; dava tarihi itibariyle tapudan ipoteğin kaldırılmadığı, davacının hizmet bedelini isteyebilmesi için dava tarihinde intifa hakkının kaldırılması gerektiği, davacının dava tarihinden sonra 18.04.2014 tarihinde intifa hakkının tamamından bedelsiz olarak feragat ettiği ve taşınmaz üzerinde tesis edilen intifa hakkının terkin edildiği, bu nedenle davacı yanca bakiye intifa bedeli talep edilemeyeceği gerekçesiyle asıl davanın reddine, sözleşme süresince davalının eksik mal alımları sebebiyle davacının bir uyarı ve itirazının olmadığı, bu durumda eksik alım müeyyidesi olarak cezai şart uygulanamayacağına dair taraflar arasında haklı bir güven oluşturulduğu, davacının cezai şart talep etmesinin çelişkili davranış yasağı oluşturduğu gerekçesiyle birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce; asıl davada 27.000.- TL"lik intifa bedeline ilişkin dava yönünden bedelsiz terkin edilen intifa hakkı nedeniyle bakiye intifa bedeli talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı dava konusu ödemelerin davalıya 20 yıllık süre için yapıldığını ileri sürerek 20 yıllık intifa süresinden kalan bakiyeyi talep etmiş ise de taraflar arasında imzalanan akaryakıt bayilik sözleşmenin imzalandığı tarihte 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun uyarınca Rekabet Kurulu"nun çıkardığı 2002/2 numaralı tebliğ ile akaryakıt bayilik sözleşmesi süresinin 5 yıl ile sınırlandırıldığı, taraflarca bu husus bilinerek bayilik sözleşmesinin 5 yıllık süre için imzalandığı, bu durumda sözleşme uyarınca davalıya ödenen akaryakıt hizmet bedeli ve şerefiye bedeli adı altında yapılan ödemelerin 5 yıllık bayilik süresi için yapıldığının kabulü gerekeceği, sözleşmenin davalının alım taahhütlerine uymaması haklı sebebi ile 10.01.2011 tarihinde fesh edilmiş olması nedeniyle sözleşme süresine göre hizmet bedeli olarak yapılan ödemenin kullanılmayan süreye karşılık gelen tutarının hizmet bedeli olarak iade edilmesi gerektiği ve yatırımın kullanılmayan süresinin 1 yıl 5 ay 11 gün olduğu, birleşen davada ise son yıla ilişkin cezai şart talep edilebileceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK"nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına asıl ve birleşen davanın kısmen kabülüne, asıl davada 78.681,42 TL hizmet bedelinin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline, birleşen davada 15.363,84 USD cezai şart bedelinin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi gereğince işleyecek USD faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalılar ...Akaryakıt San. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... vekili temyiz etmiştir.
    1-Davalılar ...Akaryakıt Lpg ve Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili tarafından 28.07.2021 tarihli beyan dilekçesi olarak ibraz edilen ancak niteliği itibariyle temyiz dilekçesi olarak kabul edilerek bu doğrultuda değerlendirmeye tabi tutulan dilekçe temyiz defterine kaydedilmediği gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içerisinde rastlanmamıştır.
    Temyiz dilekçesinin verilme usulü HMK"nın 365. maddesinde açıklanmış ve aynı Kanun"un 366. maddesinin yollamasıyla istinafa ilişkin 343 ilâ 349 ve 352. madde hükümlerinin kıyasen temyize de uygulanacağı düzenlenmiş olup, 343. maddenin 3. fıkrasına göre temyiz yoluna başvurma tarihi konusunda 118. madde hükmünün kıyasen uygulanacağının düzenlenmiştir. Kanun"un 118. maddesi “Dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır.” hükmünü haiz olup, anılan madde hükmü temyize kıyasen uygulandığında; temyizin, temyiz dilekçesinin kaydedildiği tarihte yapıldığının kabulü gerekmektedir. Aynı Kanun"un 344. maddesine göre temyiz isteği harca tabi ise, temyiz dilekçesi verilirken başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderlerin ödenmesi gereklidir. Somut olayda temyiz isteği harca tabi olup, 03.12.2019 tarihinde davalılar vekiline gerekçeli karar tebliğ edilmiş ve davalılar vekili tarafından 28.07.2021 tarihinde temyiz dilekçesi verilmiştir. Ancak, bu tarih itibariyle 2 haftalık temyiz süresi geçmiş bulunmaktadır. Yine davacı vekili tarafından temyiz harcı da yatırılmamıştır. Bu durumda davalılar ...Akaryakıt Lpg ve Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili tarafından usulünce yapılmış bir temyiz istemi olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ...Akaryakıt Lpg ve Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti. ve ...’ın temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 29,80 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 17/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi