3. Hukuk Dairesi 2016/11274 E. , 2017/1928 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin 1988 yılında davalı tarafla evlendiğini, 2014 yılında davalının yaşadığı evi terk ederek... iline gittiğini, o tarihten beri ayrı yaşadıklarını, evlilikleri boyunca davalı tarafın müvekkile her türlü şiddet ve hakarette bulunduğunu, davalı tarafın Tekel emeklisi olduğunu ve maaşının 2.000,00 TL civarı olduğunu, müvekkili için 400,00 TL, müşterek çocuk için 400,00 TL olmak üzere toplam 800 TL tedbir nafakası ve Bitlis ilinde bulunan müşterek konutun müvekkil ve çocukları adına tahsis edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı duruşmadaki beyanlarında, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; "davanın kısmen kabulü ile; davacının kendisi için tedbir nafakası talebinin kabulü ile, mahkemenin 02/07/2015 tarihli ara kararı ile davacı için belirlenen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının devamı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren tedbir nafakasının 400,00 TL olarak devamına,davacının müşterek çocuk için nafaka talebinin kabulü ile mahkemece 02/07/2015 tarihli ara kararı ile tarafların müşterek çocuğu ... için belirlenen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının devamı ile davalıdan alınarak çocuğa velayeten davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren tedbir nafakasının 400,00 TL olarak devamına,davalı adına tapu kaydı bulunmadığından davacı vekilinin tapu kaydına aile konutu şerhi konularak müvekkiline tahsis edilmesi talebi hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, davacı için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine..."karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tedbir nafakası istemine ilişkindir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) 4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.
Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu müşterek çoçuğun davacı kadınla birlikte kaldığı , dolayısıyla davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak; nafaka alacağı hükümle miktar olarak belirlenen ve muacceliyet kazanan bir alacaktır. Bu husus gözetilmeden takdir olunan tedbir nafakasına talep doğrultusunda kararın kesinleşme tarihinden itibaren faiz hükmetmek gerekirken, faize ilişkin olumlu olumsuz karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır .
SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1 Nolu Bent Gereğince davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. Nolu Bent Gereğince davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1 ve 2.maddesinin sonuna “kararın kesinleşmesinden itibaren 400,00 tl olarak devamına ;"ifadesinden sonra gelmek üzere "...sözkonusu nafakanın kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline ..." ifadelerinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.02.2017 günü oybirliğiyle karar verildi.