17. Ceza Dairesi 2016/16105 E. , 2018/15654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I)Sanık ... hakkında müşteki İzzet’e yönelik hırsızlık ve mala zarar verme suçları ile katılan ...’ya yönelik hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin hükümlerin ve sanık ... hakkında katılana ve müştekiye yönelik mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde:
Sanık ...’nın yüzüne karşı, temyiz süresinde yanıltma olmaksızın verilen 13/05/2014 tarihli kararı sanık müdafii CMUK"nun 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra temyiz ettiğinden ve 14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL"ye kadar olan adli para cezasından ibaret mahkumiyet hükümlerinin kesin olması sebebiyle, sanıklar hakkında mala zarar verme suçlarından dolayı tayin edilen 2.000,00 TL adli para cezalarına ilişkin hükümlerin, cezaların türleri ve miktarları itibarıyla temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince sanık ...’un ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenlerinin ayrı ayrı REDDİNE,
II)Sanık ... hakkında müşteki İzzet’e yönelik hırsızlık ve katılan ...’ya yönelik hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin hükümlerin temyiz incelemesinde:
1)Sanık ...’in aşamalardaki istikrarlı beyanlarında; atılı suçlamaları işlemediğini belirttiği, sanık ...’nın atfı cürum niteliğindeki beyanları dışında, sanık ...’in atılı suçları işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı, mahkumiyetine yeterli delil elde edilemediği bu nedenle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi de gözetilmek suretiyle, sanığın atılı hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından beraati yerine, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
2)Müştekiye ait konteynırın camını kırmak suretiyle içinden matkap çalan sanığın, bina içinde muhafaza altına alınmış eşyayı çaldığı ve eyleminin TCK"nın 142/1-b maddesine uyduğu gözetilmeden, aynı Yasa"nın 141/1. maddesi ile uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
3)Sanık ...’ın soruşturma aşamasında kendiliğinden jandarma karakoluna giderek atılı suçları işlediğini ikrar ettiği ve çalınan eşyaların evinde olduğunu beyan etmesi üzerine evinde yapılan aramada eşyaların ele geçirilerek katılana ve müştekiye iadesinin sağlanması karşısında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi gereği etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak cezalarında belirlenen oranda indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
4)Sanık hakkında; kasten işlemiş olduğu suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, ve yine T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son uyarınca sanıkların kazanılmış hakkın gözetilmesine ve aynı Yasa’nın 325. maddesi gereğince yapılan bozmanın hükmü süresinde temyiz etmeyen sanık ...’ya SİRAYETİNE, 05/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.