21. Hukuk Dairesi 2014/19207 E. , 2015/13998 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalı Kurum işleminin iptali ile müvekkilinin Kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle babasından almakta olduğu yetim aylığının durdurulması ve yersiz ödeme gerekçesiyle adına borç çıkarılmasına dair kurum işleminin iptali ve Kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının yersiz yetim aylığı aldığı iddiası ile kuruma borçlu bulunduğu konusundaki kurum işleminin iptali ile kuruma borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiştir.
Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davacıya ölü olan sigortalı annesi üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle 24/10/2008 tarihi itibariyle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmakta olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda istem aynen hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı .. ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.
Somut olayda, davacı ... 1. Asliye Hukuk mahkemesinin 25/10/2001 tarih 2001/645 Esas ve 2001/760 Karar sayılı ilamıyla boşanmıştır. Davacıya annesi nedeniyle yetim aylığı bağlanmıştır. 22/03/2012 tarihli kontrol memuru raporunda yer alan, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak Kurumdan haksız menfaat temin ettiği yönündeki tespit üzerine yetim aylığı 24/10/2008 tarihi itibariyle kesilerek, Kurumca, yapılan ödemeler borç kaydedilmiştir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.
22/03/2012 tarihli Kontrol Raporunun ekinde .. Müdürlüğü tarafından yapılan araştırma tutanağı bulunmaktadır. Bu tutanakta ... ve ... adlı kişilerin Beydilli Mah. 4.. adreste birlikte ikamet ettiği, halen bu adresi kullandıkları, ..."ın adres kaydının...2 olduğu, şahısların 2.. sayımlarında yine yukarıda belirtilen adreste sayımlarının yapıldığı, belirtilen adresin kullanıldığı, ancak daha sonra yine aynı sokak içerinde bulunan ve kendilerine ait olan halen de çocukları tarafından kullanılan..o:7 adresine 01.02.2009 yılında ..."ın adres kaydının geçiş yaptığı ancak; bu adreste çocuklarının ikamet ettiği ve adı anılan şahısların 01.10.2008 ile 23.12.2011 tarihleri arasında birlikte yaşadıkları belirtilmiştir.
..Müdürlüğünden bildirilen kayıtlara göre, ..."ın 28/02/2007.. adresinin ... .1 ..01/12/2009 tarihindeki adresinin .. 6.. olduğu, davacının .. adresinin.. .. olduğu ve halen aynı adreste kayıtlı olduğu ve davacı ... ile boşandığı eşi ..."ın 23/12/2011 tarihinde yeniden evlendikleri anlaşılmaktadır.
Somut olayda, Kontrol Raporunun ekinde bulunan kolluk araştırmasında belirtilen hususlar ile davacı ve boşandığı eşinin 28/02/2007 tarihinde .. tarafından tespit edilen adreslerinin aynı olması ve 23/12/2011 tarihinde yeniden evlenmiş olmaları birlikte göz önüne alındığında; davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden, davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.