11. Hukuk Dairesi 2020/4452 E. , 2021/6291 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.04.2017 tarih ve 2014-357/294 sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 17.01.2020 tarih ve 2017-3612/68 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 07/02/2013 tarihinde davacının, oğlu ... tarafından aranarak işyerine gelmesinin gerektiğinin bildirildiğini, hasta olmasına rağmen oğlunun ısrarı üzerine işyeri adresine gittiğini,oğlu ... "ın ortağı olan davalı tarafça, davacıya baskı, cebir ve tehdit suretiyle 07/02/2013 tanzim, 13/02/2013 vade tarihli ve 155.000,00 TL bedelli bononun imzalatıldığını, senedi imzalamadığı takdirde oğlunu öldüreceklerini söyleyerek tehdide maruz bırakıldığını, daha sonra da davalının söz konusu bonoyu icra takibine koyduğunu belirterek bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, senedin imzalandığı sırada davacının oğulları olan ... ile ..."ın bulunduğunu, zorla senet imzalandığı iddiasının ayrıca tehdit iddiasının doğru olmadığını, bononun sebepten mücerret bir ödeme aracı olduğunu belirterek davanın reddine ve davacıdan kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu senet üzerinde malen kaydı bulunduğu, davacı tarafın senedin zorla ve tehditle imzalatıldığını, davalı tarafın ise senedin verilen borç para nedeniyle düzenlendiğini iddia etmesi nedeniyle her iki taraf da senedin ihdas nedenini talil ettiğinden ispat yükünün yine davacı tarafın üzerinde olduğu, senedin dayanağı olan 07/02/2013 tarihli sözleşmede ile senedin teminat olarak davacı tarafça verildiği, davacının sözleşmedeki imzasını inkar etmiş ise de yapılan imza incelemesinde davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, davacının zorla senet imzalatıldığı iddiasını ise ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince senette bulunan malen kaydını davacının talil etmediği, davacının iddiasının cebir ve tehdit ile senedin düzenlenmesi olduğu, senet metnini talil eden tarafın davalı olduğu, gerek ceza soruşturması sonucuna, gerek dinlenen tanık anlatımlarına ve gerekse dosyada toplanan tüm delillere göre sözleşme ve sözleşmenin atıf yaptığı senedin davacı tarafından cebir şiddet ve tehdit ile kazanıldığı iddiasının kanıtlanamadığı, sözleşmede bir borç ikrarı da mevcut olmakla davanın bu gerekçeyle reddine, gerekçesi değiştirilen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İşbu karara karşı, davacı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.