Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/25450
Karar No: 2015/13845
Karar Tarihi: 16.06.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/25450 Esas 2015/13845 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümü nedeniyle maddi ve manevi tazminat, cenaze masrafları talep etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda, mahkeme davalılardan birinin husumet yönünden reddine ve davacıların diğer taleplerinin reddine karar vermiştir. Manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Ancak, karar davalılardan birine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemiştir. Tebliğ ile ilgili yasa ve tüzük hükümlerinin tamamen şekil olduğu ve usul yasalarına daima uyulması gerektiği belirtilmiştir. Yasanın ve tüzüğün aradığı şartlar yerine getirilmeden yapılan tebliğ geçersizdir. Tebliğ yapılmış adres bilgilerinin doğruluğunun tevsik edilmesi gerekmektedir. Kanunun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için öncelikle daha önce tebligat yapılan veya ticaret sicilinde yazılı olan adrese çıkarılan tebligat üzerine tebliğ memuru yeni adresi tespit ederse aynı usule göre işlem yapar. Tebligat tüzüğünün 55 ve 28 maddelerinde, uygulamanın nasıl yapılabileceği belirtilir. Somut olayda, tebligatın usule uygun yapılmadığı ve davalılardan birinin kararın tebliğ edilmediği anla
21. Hukuk Dairesi         2014/25450 E.  ,  2015/13845 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminat ile cenaze masraflarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, davalılardan... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, davacıların cenaze masrafları ve maddi tazminat taleplerinin reddine, 52.000.00TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılardan....Ş. ile . vekillerince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16/06/2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan ... Vekili Avukat... ile ... Vekili Avukat..geldi. Karşı taraf ile diğer davalılar adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi.


    K A R A R

    1-Yokluğunda verilen kararın davalılardan ...’ne tebligat yasasının 35.maddesi gereğince tebliğ edilmek suretiyle dosyanın temyiz incelemesine gönderildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki anılan davalıya yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı görülmektedir.
    Tebliğ ile ilgili Yasa ve Tüzük hükümleri tamamen şeklidir. Değinilen işlemler nedeniyle tebligat; bilgilendirme yanında belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. Gerek tebliğ işlemi ve gerekse tebliğ tarihi ancak yasa ve tüzükte emredilen şekillerle tevsik ve dolayısıyla ispat olunabilir. Bu sebeple tebligatın usul yasaları ile ilişkisinde daima göz önünde tutulmalıdır. Hal böyle olunca, yasa ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur. Kanunun ve Tüzüğün belirlediği şekilde yapılmamış ve belgelendirilmemiş olan tebligatların geçerli olmayacağı Yargıtay içtihatlarında açıkça vurgulanmıştır.
    7201 Sayılı yasanın 35/son maddesine göre; Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan, imzası resmi merciler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adresler ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkârlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da 35.madde hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.
    Öte yandan tebligat tüzüğünün 55 ve 28 maddelerinde uygulamanın nasıl yapılacağı açıklanmıştır. Buna göre 35.madde gereğince tebligat yapılabilmesi için önce; muhataba daha önce tebligat yapılan yada somut olaydaki gibi ticaret sicilinde yazılı bulunan adrese çıkarılan tebligat üzerine tebliğ memuru 28 inci Maddenin ilk fıkrasındaki usule göre yeni adresi tespit ederse aynı Maddenin üç ve dördüncü fıkraları mucibince ve son fıkrasındaki hal vaki ise 30 uncu Maddeye tevfikan muamele yapar
    Tebliğ memuru bu suretle muhatabın yeni adresini tespit edemezse, tebliğ evrakı, çıkaran mercie iade edilir. Bu mercie, muhatabın yeni adresi bir diğer alakalı tarafından bildirilirse, tebliğ evrakı o adrese gönderilir. Aksi takdirde mercice tahkik muamelelerine tevessül olunmayarak bu Tüzüğe ekli 6 numaralı örneğe göre düzenlenecek tebliğ evrakının bir nüshası eski adrese ait kapıya talik ettirilir. Eski adresin kapısına talik tarihi, tebliğ tarihi sayılır.
    Somut olayda yasanın ve tüzüğün aradığı bu şartların yerine getirilmeden 35.maddeye göre tebliğ yapıldığı anlaşılmaktadır. Gerçekten davalılardan ...’ne birleşen davada dava dilekçesinin davacı vekili tarafından bildirilen “... adresinde 01.03.2011 tarihinde tebliğ olunduğu görülmektedir. Hal böyle olunca anılan davalının dosya kapsamında tebligat yapılmış adresi bulunduğu ve bu adresten ayrıldığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı halde, daha önce tebligat yapılmayan “...” adresinde Tebligat Yasası’nın 35. maddesine göre yokluğunda verilen kararın tebliğinin geçersiz olduğu açıktır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle yokluklarında verilen kararın davalılardan ...’ne “Mansuroğlu Mah. 284/1 sok. No: 6/B Bornova İzmir” adresinde yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletild..arasında adi ortaklık ilişkisi bulunmakta olup gerekçeli kararın adi ortaklık adına Avukat ...’ya vekile tebliğ edilerek dosyanın temyiz incelemesi için gönderildiği, görülmektedir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Adi ortaklığı oluşturan şirketler tarafından tebligatı kabul eden vekil adına düzenlenmiş vekaletnamelerin de dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmakla, adi ortaklığı oluşturan davalı şirketlerin her biri tarafından tebligatı kabul eden vekil adına düzenlenmiş vekaletnamelerin eklendikten sonra gönderilmesi, Tebligatı kabul eden vekil tarafından adi ortaklığı oluşturan şirketlerden her birinden vekaletname sunulmaz ise ; Gerekçeli kararın; Adi ortalığın ortaklarından ... vekille temsil edildiklerinden dosyada her iki şirket adına vekaletnamesi bulunan vekili Av...’e ve dosyada vekaletname bulunmayan .. yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi