Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8400
Karar No: 2016/2926
Karar Tarihi: 16.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8400 Esas 2016/2926 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/8400 E.  ,  2016/2926 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada.... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/05/2015 tarih ve 2014/91-2015/63 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalının aynı sektörde faaliyet gösterdiklerini, davalının adına tescilli 2011.. no"lu, "ev gereçleri için...” isimli tasarımı bulunduğunu ve anılan tasarıma dayalı olarak müvekkili aleyhine tespit yaptırdığını, davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik kriterine haiz olmadığını ileri sürerek, davalı tasarımına ilişkin müvekkilinin ihlalinin olmadığının tespitini, tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 554 sayılı KHK"nın 61/2 m. uyarınca, tecavüzün bulunmadığına ilişkin davasını açmadan önce ihtarname çekmesi ve dava şartını yerine getirmesi gerektiği, bu ön şartı yerine getirmeyen davacının, tecavüzün bulunmadığına dair davasının incelenmesinin mümkün olmadığı, davalı tasarımı için hükümsüzlük koşullarının da oluşmadığı gerekçesiyle, tasarıma tecavüz bulunmadığına ilişkin davanın, dava şartı yokluğu, tasarımın hükümsüzlüğü davasının da sabit bulunmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) no"lu bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, davalı adına tescilli tasarıma tecavüzün bulunmadığının tespiti ile tasarımın hükümsüzlüğü istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile, her iki istemin de reddine karar verilmiştir. Ancak, 554 sayılı KHK"nın 61. maddesinde “Menfaatı olan herkes, tasarım hakkı sahibine karşı dava açarak, fiillerinin tasarımdan doğan haklara tecavüz teşkil etmediğine karar verilmesini talep eder. Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen davanın açılmasından önce, kendisinin Türkiye"de giriştiği veya girişeceği sınai faaliyeti veya bu amaçla yapmış olduğu ciddi ve fiili girişimlerin tasarımdan doğan haklara tecavüz teşkil edip etmediği hakkında, tasarım hakkı sahibinden görüşlerini bildirmesini noter aracılığı ile talep eder. Bu talebin tasarım hakkı sahibine tebliğinden itibaren bir ay içinde tasarım hakkı sahibinin cevap vermemesi veya verilen cevabın menfaat sahibi kişi tarafından kabul edilmemesi halinde, menfaat sahibi bu maddenin birinci fıkrasına göre dava açabilir. Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen dava, tasarımdan doğan haklara tecavüzden dolayı kendisine karşı dava açılmış bir kişi tarafından açılamaz. Dava, tasarım üzerinde hak sahibi bulunan ve Tasarım Sicili"ne kayıt edilmiş olan, bütün hak sahiplerine tebliğ edilir. Bu maddede belirtilen dava, tasarım belgesinin hükümsüzlüğü davasıyla birlikte de açılır.” hükmü düzenlenmiştir. Her ne kadar mahkemece, davacının tasarım tesciline tecavüzün bulunmadığının tespitine yönelik talep yönünden, 554 sayılı KHK"nın 61/2 madde ve fıkrası uyarınca tasarım sahibine karşı girişilecek sınai faaliyetin bir tecavüz teşkil edip etmediği konusunda tasarım sahibinden noter aracılığıyla görüş sorulmasının dava şartı olarak düzenlendiği, 1 ay içerisinde görüş bildirilmesi ya da sessiz kalınması halinde davanın açılabileceği, bir an için davalı tasarım belgesi sahibinin yaptırdığı delil tespitinin bu konuda davalının görüşünü oluşturduğu düşünülse de, kural olarak tespitin herhangi bir kesin hüküm sonucu doğurmaması ve çeşitli yorumların mümkün olması karşısında anılan ihtarnamenin yerine geçtiği veya dava şartının gerçekleştiği şeklinde yorumlanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle davacının dava açmadan önce ihtarname çekmesi gerekirken çekmeden davayı açamayacağından davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, dava açılmadan önce davalı tarafından, davacı ürünlerinin, adına tescilli tasarıma tecavüz oluşturduğu iddiası ile delil tespiti talep edilmiş olması karşısında artık davalının, işbu talebi ile davacının tecavüz eyleminde bulunduğu hususunda görüş bildirdiğinin ve somut olay itibariyle KHK"nın 61/2 maddesi uyarınca ihtarname gönderilmesinin faydasız olacağının kabulü gerekmekte olup, anılan husus nazara alınmaksızın, yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Ayrıca, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasfını haiz olduğu gerekçesiyle subut bulmayan hükümsüzlük isteminin reddine karar verilmiş ise de, davacı tarafça bilirkişi raporuna yönelik olarak ciddi itirazda bulunulmuş ve mukayese için ürün örnekleri sunulmuş olması karşısında mahkemece davacının rapora itirazlarını karşılayan ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi