Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8417
Karar No: 2016/2927
Karar Tarihi: 16.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8417 Esas 2016/2927 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/8417 E.  ,  2016/2927 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada.... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/12/2014 tarih ve 2014/122-2014/309 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla,dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin ...., 2007/... no"lu tasarımların sahibi olduğunu, davalı şirketin 26/03/2013 tarihinde, 2013/... no"lu tasarım başvurusunda bulunduğunu, başvuruya müvekkilinin 2007/01166 sayılı tasarımı karşısında yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini taşımadığı gerekçesiyle itiraz edildiğini ancak, itirazın reddedildiğini ileri sürerek, ..."in 2014/T-120 sayılı kararının iptalini, tescili halinde davalı tasarımının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
    Davalı... vekili,... kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı şirket vekili, müvekkili başvurusunun yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, hükümsüzlüğe esas olabilecek tüm delillerin tescil edilmiş olan davalı tasarımının yenilik ve ayırt ediciliğini ortadan kaldıracak nitelikte kanıtlar olmadığı, davalının tasarımının harcıalem olduğunu ortaya koyan herhangi bir delil de sunulmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, davalının tescil başvurusunda bulunduğu tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığı iddiasına dayalı.... kararının iptali ve tescili halinde tasarımın hükümsüzlüğü istemlerine ilişkin olup, yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, her ne kadar mahkemece uyuşmazlığın hukuki bilgi ile çözümü gereken konulara ilişkin bulunması nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek olmadığı belirtilerek karar verilmiş ise de, 554 sayılı KHK’nın 6. maddesi uyarınca, bir tasarımın tescil edilebilmesi için, tasarımın aynısının başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması, bir başka deyişle mutlak yenilik koşuluna haiz olması, mutlak yenilikten de söz edilebilmesi için, tasarım tescil başvurusu yapılan ürünün görünümünün dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulan tasarımlardan yararlanma ve benzetme serbestisi ilkesi sınırları içinde kalmak kaydıyla, küçük ayrıntıların ötesinde farklı özelliklere sahip bulunması gerekmektedir. 554 sayılı KHK’nın 7. maddesinde düzenlenen tasarımın ayırt edicilik unsuru ise, yeni olan bir tasarımı ortak özelliklerinin dışında ve bilgilenmiş kullanıcı gözüyle kıyaslanan diğer tasarımlardan farklı kılan ve böylece yeni olan bir tasarıma aynı KHK’nın 11. maddesi ile sağlanan hukuki korumanın da kapsamını belirleyen özelliktir. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uyuşmazlığın halli özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK’nın 266 vd. maddeleri uyarınca dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı hususunda aralarında tasarım uzmanının da bulunduğu bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi