1. Ceza Dairesi 2014/39 E. , 2014/1097 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Olası kastla yaralama, silahlı tehdit, korku ve panik yaratacak şekilde ateş etme ve 6136 sayılı Kanuna Muhalefet
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında: 5237 sayılı TCK.nun 86/1, 21/2, 86/3-e, 62, 58, 53 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis; 106/2-a,c, 43/1, 62, 58, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis; 170/1-c, 62, 58, 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis; 6136 sayılı Kanunun 13/1, 5237 sayılı TCK nun 62, 58, 53. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası.
2-Sanık ... hakkında: 5237 sayılı TCK nun 86/1, 21/2, 86/3-e, 87/3, 62, 53 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis; 106/2-a,c, 43/1, 62, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis; 170/1-c, 62, 58, 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis; 6136 sayılı Kanunun 13/1, 5237 sayılı TCK.nun 62, 58, 53. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası.
3-Sanık ... Dakak hakkında: 5237 sayılı TCK.nun 106/2-a,c, 43, 62, 53 ve 170/1-c, 62, 53 maddeleri uyarınca CMK.nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına.
1-Aralarındaki irtibat nedeniyle, İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 25/05/2010 günlü 2007/120 Esas ve 2010/159 Karar sayılı kararı ile suç duyurusunda bulunulması üzerine Asliye Ceza Mahkemesine dava açılıp, karardan sonra vaki temyiz üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilerek talebimiz üzerine görevsizlik kararı verilmek suretiyle dairemize gönderilen İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi"nin
12/05/2011 günlü 2010/318 Esas ve 2011/164 Karar sayılı kararı birlikte incelenmiştir.
2-Sanık ... hakkında silahla tehdit ve genel güvenliği tehlikeye sokma suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede; CMK.nun 231. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, aynı Yasanın 231/12 maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından, sözkonusu hükümlerin itiraz merciince incelenmesi mümkün görülmüştür.
3-13.02.2008 tarihli oturumda sanık "e adli sicil kaydının okunarak diyeceklerinin sorulduğu, sanığın okunan adli sicil kaydının kendisine ait olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla; sanığın tekerrüre esas sabıkası nedeniyle hakkında 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki ek savunma hakkı verilmeden TCK.nun 58. maddesi uygulandığı gerekçesiyle bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
4-Dosya kapsamına göre; mağdurlar ... ve ..."ın kardeş olup diğer mağdur ..."nın ise bunların halaları olduğu, sanık ..."ın, kardeş olan diğer sanıklar ve "ın akrabası olduğu, sanık "ın, mağdur ... ile evlenmek istediği, ..."ın, İsmail isimli bir başka şahısla nişanlanması üzerine İsmail"i dövdükleri, İsmail"in, Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesine tedavi altına alındığı, ..."ın da nişanlısının peşinden İstanbul"a geldiği, olay günü İsmail"in nenesinin evinin önünde mağdurlar ..., ... ve ... oturmakta iken, her üç sanığın gelerek 10-15 metre uzaklıktan tabanca ile ateş etmeye başladıkları, mağdur ..."in sağ bacağından iki isabet alarak yaralandığı, yine yerden seken mermi çekirdeği gömlek parçasının ..."nın sağ zigomatik bölgesine çarparak kırık oluşturduğu, sanık "ın ayrıca
sevdiği kız olan ..."ın ağzını kapatarak dudaklarında hiperemi oluşturduğu olayda, netice öngörülebilir olduğundan olası kasttan söz edilemeyeceği gözetildiğinde;
Buna göre;
A-Sanıklar ve hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin adli para cezasının miktarı itibariyle aleyhe olduğu gözetilmeden, temel adli para cezasının gün para cezası olarak belirlenmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 6136 sayılı Kanunun 13/1. maddesinin uygulaması ile "30"ar gün" olarak belirlenen temel adli para cezasının "450"şer TL" olarak ve TCK.nun 62. maddesinin uygulaması ile "25"er gün" olarak belirlenen sonuç cezanın "375 TL" olarak değiştirilmesine, TCK.nun 52/2. maddesinin uygulandığı bölümün hükümden çıkartılmasına karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (ONANMASINA),
B-Sanık hakkında mağdur ..."i olası kastla yaralama, silahla tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, sanık hakkında mağdur ..."yı olası kastla yaralama, silahla tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
a-Aynı sanıklar hakkında aynı olayla ilgili olarak İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/318 Esas ve 2011/164 Karar sayılı dosyasında görülen dava dosyası ile bu dava dosyasının birleştirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
b-Eylem tek olup suçun yaralama olarak nitelendirilmiş olmasına göre, unsurları oluşmadığı halde, ayrıca sanıklar hakkında ayrıca TCK.nun 170/1-c ve 106/2-a-c, 43 maddelerinden de ceza verilmesi,
c-İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12.05.2011 günlü 2010/318 Esas ve 2011/164 Karar sayılı kararında sanıklar ve hakkında TCK.nun 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği halde, bu dosyada kurulan hükümlerde takdir hükmü uygulanarak çelişkiye düşülmesi,
d-Sanık yönünden;
Sanığın, mağdure ..."e yönelik eyleminden TCK.nun 86/1-3-e, 62, 53, 58 maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken uygulama yeri olmadığı halde, olası kast nedeniyle indirim yapılması,
e-Sanık yönünden;
aa-Sanığın, mağdure ..."ya yönelik eyleminden dolayı TCK.nun 86/1-3-e, 87/3, 62, 53 maddeleri gereğince cezalandırılması gerektiği halde uygulama yeri olmamasına rağmen olası kast nedeniyle cezada indirim yapılması,
bb-Dosyadaki raporlardan mağdure ..."nın yüzünde sağ zigomada parçalı kırık oluştuğu ve mağdurenin de beyanlarında yüzünde iz oluştuğu ve bu nedenle estetik ameliyat olduğunu söylemiş olmasına göre, yüzde sabit ize veya sürekli değişikliğe neden olup olmadığının araştırılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
f-Kabule göre de;
Sanıklar ve hakkında silahla tehdit suçlarından hüküm kurulurken, TCK.nun 43. maddesi gereğince 1/4 oranında artırım yapıldığı sırada 2 yıl 6 ay hesap hatası sonucu 2 yıl 6 ay hapis yerine, 2 yıl 4 ay hapis cezasına, aynı Kanunun 62. maddesi ile indirim yapılırken 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiileri ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 25/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.