Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13722
Karar No: 2017/2712
Karar Tarihi: 08.03.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13722 Esas 2017/2712 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13722 E.  ,  2017/2712 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı/karşı davalı ; davalı ile Çumra Aile Mahkemesi"nin 2011/162E-2013/200K sayılı ilamı ile boşandıklarını, bu karar ile davalı kadın lehine 200,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak davalının Konya Şeker Fabrikası"nda çalıştığı ve dolgun maaş aldığını, yoksulluktan kurtulduğunu, kendisinden fazla maaş aldığını, kirada oturduğunu ve bankalara borcunun olduğunu, bu sebeplerle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, davalının çalışma tarihinden itibaren almış olduğu nafaka bedellerinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı/karşı davacı; davacı/karşı davalı ile 01/08/1997 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten 4 müşterek çocuklarının bulunduğunu, boşanma davasında müşterek çocuklardan Gülsüm, Sıla ve Nevzat"ın velayetlerinin anneye bırakıldığını ve çocuklar yararına nafakaya hükmedildiğini, çalıştığı işte aldığı asgari ücret ile hem kendisinin hemde çocuklarının geçimini temin etmesinin mümkün olmadığını, aldığı ücretin kendisini yoksulluktan kurtarmayacağını belirterek asıl davanın reddine karar verilmesini, karşı davada ise; nafaka kararının üzerinden 4 yıl geçtiğini, paranın satın alma gücünün değiştiğini, müşterek çocukların büyüdüğünü, davalının ekonomik durumunun nafakanın takdir edildiği tarihten bu yana önemli oranda iyileştiğini ileri sürerek de her bir çocuk yararına hükmedilen 150,00 TL"lik iştirak nafakasının yine her bir çocuk yararına 400,00 TL"ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulüne, davalı ... yararına aylık 200,00 TL olarak hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının işbu dava tarihi olan 09/09/2015 tarihinden itibaren kaldırılmasına, karşı davanın kabulüne, müşterek çocuklar Gülsüm, Sıla ve Nevzat yararına, her biri için ayrı ayrı olacak şekilde aylık 150,00 TL olarak hüküm altına alınan iştirak nafakalarının, karşı dava tarihi olan 20/10/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, her bir çocuk yönünden 250,00 TL arttırılarak 400,00 TL"ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm; davalı/karşı davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı/karşı davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.




    2-) TMK.nun 175.maddesine göre, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın kusuru daha ağır olmamak koşuluyla, geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Aynı Kanunun 176/4.maddesine göre ise, yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.
    Yargıtay ...nun 7.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. ...nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması," yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 7.10.1998 gün 1998/2-656 E.,1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve 1.5.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları).
    Somut olayda; davalı/davacı kadının boşanma davasının kesinleşmesinden sonra Konya Şeker Sanayi ve tic. A.Ş’de işçi olarak çalışmaya başladığı, aylık gelirinin 1.056TL olduğu, anlaşılmaktadır. Ancak davalı/karşı davacının aldığı 200TL nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün değildir. Aldığı nafaka ile gelirinin toplamı ise, davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir. Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır.
    Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz"i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bendde açıklanan nedenle davalı/karşı davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi