21. Hukuk Dairesi 2014/13251 E. , 2015/13243 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 06/08/2007-20/08/2009 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından duruşmalı, olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının davalı işyerinde 06.08.2007 – 20.08.2009 tarihleri arasında geçen çalışmalarının ve prime esas kazançlarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerinde bayi koordinatörü olarak çalıştığını beyan eden davacı adına davalı işyerince düzenlenen 04.09.2008 tarihli işe giriş bildirgesi ve 04.09.2008 – 20.08.2009 tarihleri arasında bildirilen çalışma bulunduğu, dönem bordroları ile 2008/9-12. aylar arasındaki imzalı ücret bordrolarının dosya arasına alındığı, davacının delil olarak sunduğu 23.01.2008 tarihli gazete kupüründe davacıdan davalı şirketin.. Bayi sorumlusu olarak bahsedildiği, davalı şirketin antetli ve 06.08.2007 tarihli, ayrıca Genel Müdür... imzalı yazısında; davacının davalı şirketin bayi koordinatörü olarak atandığının belirtildiği, ayrıca yine..."un e-posta adresinden davacının çalışmaya başladığına dair bilginin çalışanlara e-posta atıldığına dair çıktı bulunduğu, davalı tarafça söz konusu belgelerin sahte olduğu iddia edilmiş ise de mahkemece bu hususta araştırma yapılmadığı, dinlenilen bordro tanıkları tarafından davacının davalı işyerinde çalıştığı beyan edilmekle birlikte çalışmanın süresi hakkında açık beyanlarda bulunulmadığı ve elden ödeme yapılmadığının beyan edildiği, davalı işyerinin bayileri olduklarını beyan eden davacı tanıklarının ise davacının talep ettiği sürede çalıştığını bildirdikleri anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık; somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527,30.6.1999 gün 1999/21-549-555,5.2.2003 gün 2003/21-35-64,15.10.2003 gün 2003/21-634-572,3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 10.11.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda ise; özellikle, davacı tarafından delil olarak sunulan... imzalı belge davacının çalışmalarının 06.08.2007 tarihinde başladığını içermesine rağmen, söz konusu belge üzerinde ve davacı tarafından delil olarak sunulan diğer belgeler üzerinde inceleme yaptırılmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacı tarafça delil olarak sunulan ve... tarafından imzalandığı anlaşılan belge üzerinde imza incelemesi yaptırmak, söz konusu belge ile ilgili olarak..."un beyanlarına başvurmak, yine..."un e-posta adresinden gönderilen ve davacının davalı işyerinde çalışmaya başladığını bildiren e-postanın gönderildiği kişilerin adresleri tespit edilerek bu kişileri dinlemek, gerek görülür ise bu kişilerin tespiti hususunda davacının beyanlarını almak, davacı tanıkları ... ve .."ün bayi olup olmadıkları hususunu araştırmak, ayrıca davalı şirketten talep edilen dönemde bayileri olan kişilerin listesini isteyerek bu kişiler arasından re"sen seçilecek tanıkları dinlemek, dönem bordrolarında isimleri bulunan başkaca kayıtlı çalışanlar arasından re"sen seçilecek kişileri dinleyerek davacının çalışmaları ve ücret ödemesinin nasıl yapıldığı hususlarında beyanlarını almak, prime esas kazanç tespiti hususunda da; öncelikle davalı işyerinden talep edilen döneme ait tüm ücret bordrolarını isyerek varsa bunlar arasında ve dosyada mevcut imzalı ücret bordrolarını ve bordro tanıklarının ücretin ödenmesi hususundaki beyanlarını da dikkate alarak varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
09.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.