Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1740
Karar No: 2019/185
Karar Tarihi: 17.01.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/1740 Esas 2019/185 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/1740 E.  ,  2019/185 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı, ... vekili Av.... ile davalı, Sosyal Güvenlik Kurumu vekili Av.... aralarındaki tespit davası hakkında... 1.İş Mahkemesince verilen 11/03/2013 gün ve 2011/1461 Esas, 2013/294 Karar sayılı kararın Düzeltilerek Onanmasına ilişkin Dairemizin 17/03/2014 gün ve 2013/15534 Esas, 2014/5032 Karar sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    K A R A R
    İstem, maddi yanılgının düzeltilmesine ilişkindir.İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak; Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayalı olarak verilmiş onama ya da bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak, evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır.Maddi yanılgı kavramından amaç; Hukuksal değerlendirme ve denetim dışında, tamamen maddi olgulara yönelik, ilk bakışta yanılgı olduğu açık ve belirgin olup, her nasılsa, inceleme sırasında gözden kaçmış ve bu tür bir yanlışlığın sürdürülmesinin Kamu düzeni ve vicdanı yönünden savunulmasının mümkün bulunmadığı, yargılamanın sonucunu büyük ölçüde etkileyen ve çoğu kez tersine çeviren ve düzeltilmesinin zorunlu olduğu açık yanılgılardır. Uygulamada zaman zaman görüldüğü gibi, Yargıtay denetimi sırasında, uyuşmazlık konusuna ilişkin maddi olgularda, davanın taraflarında, uyuşmazlık sürecinde, uyuşmazlığa esas başlangıç ve bitim tarihlerinde, zarar hesaplarına ait rakam ve olgularda ve bunlara benzer durumlarda; yanlış algılanma sonucu, açık ve belirgin yanlışlıklar yapılması mümkündür. Bu tür açık hatalarda ısrar edilmesi ve maddi gerçeğin göz ardı yapılması, yargıya duyulan güven ve saygınlığı sarsacağı gibi, Adalete olan inancı ortadan kaldırır ve yok eder.Bu nedenledir ki; Yargıtay; bu güne değin maddi yanılgının belirlendiği durumlarda soruna müdahale etmiş baştan yapılmış açık maddi yanlışlığın düzeltmesini kabul etmiştir. Kaldı ki kimi açık maddi yanılgıya dayalı ve yanlışlığı son derece belirgin haksız ve adaletsiz sonuçların giderilmesi kamu düzeni açısından zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2002/10-895E ve 2002/838K, 2003/21-425E ve 2003/441K sayılı kararları da bu doğrultudadır.
    Dava, davacının 01/05/1998-31/12/1998, 01/06/2000-31/12/2000 ve 01/06/2002-31/12/2002 tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı Yasanın prim borçlarının yapılandırılmasını düzenleyen hükümlerinden yararlanma hakkının saklı tutulması istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacının 01/05/1998-31/12/1998, 01/06/2000-31/12/2000 ve 01/06/2002-31/12/2002 tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, 6111 sayılı Yasaya yönelik talebin ise reddine karar verilmiştir.Dairemizin 17/03/2014 tarih 2013/15534 Esas ve 2014/5032 Karar sayılı kararı ile, mahkemece 6111 sayılı Yasadan yararlanmak için davacının Kuruma 31/05/2011 tarihine kadar müracaatı olmadığı gerekçesiyle bu talebin reddine karar verilmiş ise de, davacının yasal süresi içinde (26/04/2011 tarihli) Kuruma müracaatının bulunduğu, dolayısıyla bu talebin de kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek hüküm düzeltilerek onanmıştır.
    Davacı vekili, 03/03/2018 tarihli talebi ile davanın tam kabul edilmiş olmasına rağmen davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin hükümden çıkartılmadığını belirterek bu maddi hatanın düzeltilmesini talep etmiştir.Somut olayda, davacının 6111 sayılı Yasadan yararlanmaya ilişkin talebinin de kabul edilmesi ile davacının davasının kabulüne karar verilerek hükmün bu yönde düzeltilmesi ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin de hükümden çıkartılması gerektiği, Dairemizin 17/03/2014 tarih 2013/15534 Esas ve 2014/5032 Karar sayılı kararında maddi hatanın söz konusu bulunduğu anlaşılmakla maddi hatanın giderilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1- Davacı vekilinin isteminin kabulü ile Dairemizin maddi hataya dayalı 17/03/2014 tarih 2013/15534 Esas ve 2014/5032 Karar sayılı DÜZELTEREK ONAMA kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2- Hüküm fıkrasının davanın kısmen kabulüne ilişkin 1. ve 2. bentlerinin silinerek yerine, “Davanın kabulü ile, davacının 01/05/1998-31/12/1998, 01/06/2000-31/12/2000 ve 01/06/2002-31/12/2002 tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, 6111 sayılı Yasanın prim borçlarının yapılandırılmasını düzenleyen hükümlerinden yararlanma hakkının saklı tutulmasına,” yazılmasına,
    3- Hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 4. bendinde yer alan “AAÜT gereği 1.320 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma” ibaresinin silinerek hükümden çıkartılmasına,
    Hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi