4. Hukuk Dairesi 2014/10536 E. , 2014/11642 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2013
NUMARASI : 2011/436-2013/132
Davacı-karşı davalı N.. Y.. vekili Avukat S.. Y.. tarafından, davalı A.. Y.. ile davalı-karşı davacı F.. G.. aleyhine 18/03/2009 gününde verilen dilekçe ile asıl ve karşı davada kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı F.. G.. vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı-karşı davacı F.. G.."in tüm, davacı-karşı davalı N.. Y.."nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacı-karşı davalı N.. Y.."nin diğer temyiz itirazlarına gelince;
a)Asıl ve karşı dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı-karşı davalı N.. Y.. ile davalı-karşı davacı F.. G.. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılardan A.. Y.."nin evlilik birliği devam ederken diğer davalı F.. G.. ile birlikte yaşamaya başladığını belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalılardan A.. Y.. davanın reddini savunmuş, davalılardan F.. G.. karşı dava dilekçesinde; dava dilekçesinde kullanılan ifadelerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; karşı davanın reddine, asıl davada davalılarından A.. Y.. aleyhine manevi tazminat talebinin aile mahkemesinde boşanma davasıyla birlikte talep edilmesi gerektiği gerekçesiyle reddine, F.. G.. aleyhine açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
818 sayılı Borçlar Kanunu 50 ve 51. maddelerinde haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda, zarar gören dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden, birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahiptir.
Davalı eşin davacıya karşı sadakat yükümlülüğünün bulunması, davalıların evlilik birliği devam ederken ilişki yaşamaları ve eyleminin davacı tarafın kişilik değerlerine haksız saldırı niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde; davalı A.. Y.."nin de haksız fiil faili olarak genel hükümlere göre tazminatla sorumlu tutulması gerekirken, davanın ancak aile mahkemesinde boşanma davası ile birlikte görülebileceği gerekçesiyle reddi, usul ve yasaya uygun bulunmamış kararın bozulması gerekmiştir.
b)Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu edilen olayda; olayın gelişimi, olay tarihi ve yukarıda belirtilen ilkeler dikkate alındığında, davacı-karşı davalı N.. Y.. yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a,b) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı N.. Y.. yararına BOZULMASINA, davalı-karşı davacı F.. G.."in tüm, davacı-karşı davalı N.. Y.."nin diğer temyiz itirazlarının (1) no"lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacı-karşı davalı N.. Y.."den peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.