Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4001
Karar No: 2021/1890
Karar Tarihi: 02.03.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/4001 Esas 2021/1890 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2017/4001 E.  ,  2021/1890 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, dava tarihinden 15- 20 -25 yıl öncesine ait ayrı tarihlerde çekilmiş, yüksek çözünürlüklü en az üç adet hava fotoğrafının Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosyaya konulması, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişilere hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazın, önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda rapor düzenlettirilmesi; daha sonra taşınmaz başında daha önce görev alan ziraatçı bilirkişi dışında 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu ile fen bilirkişinin katılımıyla keşif yapılması, mahkeme hakiminin gözleminin tutanağa geçirilmesi, ziraatçı bilirkişi heyetinden, çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu parsellerin toprak yapısının mukayese edildiği, taşınmazın tamamının ya da bir bölümünün tarıma elverişli olup olmadığı, ne zamandır tarım arazisi olarak kullanıldığı hususlarına dair rapor alınması, 3 kişilik mahalli bilirkişi heyetinden, taşınmazın öncesinin ne olduğu, tarım arazisi olup olmadığı, kim tarafından nasıl zilyet ve tasarruf edildiği hususlarında olaylara dayalı olarak beyan alınması gereğine, kabule göre de, fen bilirkişi raporunda (A1) harfi ile gösterilen bölüm yönünden dava reddedildiği halde, davalı Hazinenin tescil talebi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsizliğine" değinilmiştir. Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama sırasında davacının iddiasına konu taşınmaz bölümlerinden (A) bölümü 406, (B) bölümü 407, (C) bölümü 408, (D) bölümü 409 parsel numarası ile malik hanesi "davalı" olarak gösterilip, tapuda kütük sayfası açılmak suretiyle idari yoldan tescil edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 406 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri uzmanının 25.04.2016 havale tarihli raporunda (A2) harfi ile gösterilen 7.555,34 metrekare ve (A3) harfi ile gösterilen 19.177,53 metrekarelik bölümlerinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline; 407 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 14.111,97 metrekare, 408 parsel sayılı taşınmazın (C) harfi ile gösterilen 7.060,97 metrekare ve 409 parsel sayılı taşınmazın (D) harfi ile gösterilen 980,82 metrekarelik bölümlerinin kaydının iptali ile davacı adına tesciline, (A1) harfi ile gösterilen yere ilişkin davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı Hazine vekili, ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu (A1), (A2), (A3), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen bölümleri yönünden imar- ihyanın tamamlanarak, zilyetlikle kazanma şartlarının davacı lehine oluştuğu, ancak A1 harfiyle gösterilen bölüm yönünden daha önce verilen ret kararının davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeni ile davalı Hazine lehine usulü müktesep hak doğduğu, bu nedenle bu kısmı talep edemeyeceği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Bozma öncesi alınan 1985 hava fotoğrafının incelenmesine ilişkin raporda, (A1) harfiyle gösterilen 28.064,73 metrekarelik kısımda imar-ihyanın tamamlanmadığı belirtildiği halde, bozma sonrasında aynı hava fotoğrafının incelenmesi neticesi sunulan raporda, dava konusu tüm taşınmaz bölümlerinde imar-ihya çalışmasının tespit edildiği belirtilerek, raporlar arasında çelişki oluşturulmasına rağmen Mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeksizin hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulması hukuken mümkün değildir.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaz bölümlerine ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğünün web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2007 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik jeodezi-fotogrametri mühendisi bilirkişi heyeti, üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla tüm taşınmaz bölümleri yönünden yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin niteliğini, kullanım durumunu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediği, edilmiş ise hangi tarihte tamamlandığı hususlarında, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporlarını da irdeler şekilde taşınmaz bölümlerinin tarımsal niteliğini açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini, bitki desenini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetlik var ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş ve hangi bölüme ait olduğu işaretlenmiş renkli fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava fotoğraflarının ait oldukları yıllara göre taşınmaz bölümlerinin niteliğini, imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü belirten, önceki raporların irdelenerek çelişkinin sebebinin açıklandığı ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemeleri istenilmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir krokili rapor aldırılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    02.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi