Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3299
Karar No: 2014/6605
Karar Tarihi: 29.04.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/3299 Esas 2014/6605 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/3299 E.  ,  2014/6605 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 12. SULH HUKUK MAHKEMESİ
    (DEVREDEN İZMİR 9.SULH HUKUK MAHKEMESİ)
    TARİHİ : 10/08/2012 (DEVREDEN 29.05.2012)
    NUMARASI : 2012/1405-2012/909 (DEVREDEN 2011/1089 E.-2012/927 K)

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; davalı şirketin, elektrik abonesi olup, borcu nedeniyle yapılan icra takibine haksız itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin, dava konusu yerde yıllar önce oturduğunu, bu adresten taşındığını; davacının, elektrik kullanımını tespit ederek, ödenmediğinde elektriği kesmesi gerektiğini, (sadece elektriği kesme tarihine kadar isteyebileceğini) savunarak; yersiz açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; 03.09.2007 tarihinde elektriğinin kesilmesi gerektiğini, bu tarihe kadar bilirkişice hesaplanan bedelden davalının sorumlu olacağından bahisle, davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin, 25.05.2011 tarih ve 2010/13239 E.-2011/6979 K.sayılı ilamı ile "...Uyuşmazlık elektrik abonman sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan raporda, .... Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesinin 5/d madde hükmüne değinilmiş olmakla birlikte sonuç ve kanaat bölümünde anılan sözleşme hükümlerine uygun bir biçimde bir değerlendirme yapılmadığı görülmüştür. Zira belirtilen süre içerisinde elektriğin kesilmemiş olması halinde davacının müterafik kusurundan sözedilir ise de, abonelik iptal ettirilmediği sürece abone de kullanılan elektrik enerjisi bedelinden sorumludur. Mahkemece, bu yönler gözetilerek ek rapor yada gerektiğinde yeni bir rapor alınarak deliller hep birlikte değerlendirilip varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir, gerekçesiyle" mahkeme kararı bozulmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyulmuş, yeniden yapılan yargılamada; dava konusunu teşkil eden alacağın oluşmasında 03.09.2007 tarihine kadar olan dönemi kapsayan davacı alacağının alınmak üzere ve belirtilen tarihten sonrasına isabet eden alacağın ise doğmasında davacının da %50 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek, davanın kısmen kabulü ile; davalının İzmir 12. İcra Müdürlüğünün 2008/13401 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı (418.05+2.137,20) 2555,35 TL asıl alacak, (112,04+250,11) 365,12 TL gecikme zammı, (20,17+45,02) 65,19 TL gecikme zammı KDV"sine yönelik itirazın iptali ile alacağın takip tarihinden itibaren temerrüt faizi ile tahsil edilmek üzere takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine; 418,05 TL asıl alacak miktarı üzerinden % 40 oranı ile hesaplanan 167,22 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    09/11/1995 tarih, 22458 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 26.maddesine göre; aboneliğinin başlangıç tarihinin sözleşmenin yürürlüğe girdiği tarih olduğu, başka bir yere taşınacak abonenin taşınma tarihinden en az bir hafta önce şirkete yazılı olarak başvurarak sayaç değerinin okunmasını istemek zorunda olduğu, bir hafta içinde sayaç değeri belirlenmediği takdirde abonenin bildiriminin esas kabul edileceği, 38. maddeye göre idarenin faturalama dönemlerinde abone sayacının kaydettiği değeri mahallinde ve zamanında okuyarak faturalamaya esas olacak şekilde kayda geçirilmesinin esas olduğu, 50. maddeye göre fatura bedeli son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde 20 gün içerisinde Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılacağı, “bu tebligattan sonra fatura bedeli 10 gün içinde ödenmediği takdirde abonenin elektriği kesilir” hükmü getirilmiştir.
    25/09/2002 tarihli ve 24887 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24.maddesine göre; zamanında ödenmeyen borçlar başlığı altında “müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması hâlinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilebilir” şeklindedir.
    01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2.maddesine göre, “müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması hâlinde nihai tüketicilere enerji tedarik eden lisans sahibi şirketlerin bildirimi üzerine en az 5 iş günü içerisinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilir” söz konusu durum 2 gün içerisinde dağıtım şirketi tarafından ilgili tedarikçiye bildirilir.
    09/11/1995 tarihli Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği ve 01/03/2003 tarihli Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili hükümleri gereğince zamanında ödenmeyen faturalardan dolayı elektriğin kesilmesinin amir hüküm olduğu anlaşılmaktadır.
    Somut olayda; davalı, davacının elektrik abonesidir. Davacı kurumun, 2007/08-11-12, 2008/01-02-03-04-05-06-07-08 dönemi elektrik tüketim fatura bedellerinden oluşan alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine takip başlatmıştır. Davalı, aboneliği iptal ettirmedikçe abonelik üzerinden tüketilen normal veya kaçak enerji bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte davacı kuruma karşı müteselsilen sorumludur. Davacının uzun sayılabilecek bir süre elektrik tüketim bedeline esas faturaların ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmemesi davacı açısından müterafik kusur teşkil etse de bu kusur tüketilen enerji bedelinin aslından davalının beraatını gerektirmeyeceği gibi tüketim bedeli olan ana borçtan hukukî sorumluluğunu da ortadan kaldırmaz. Olsa olsa davalının (normal tüketim bedeli dışında) gecikme zammı ve işleyecek yasal faizden kusur oranında indirim gerektirir. Aksine düşünce davalının sebepsiz zenginleşmesine yol açar.
    Hal böyle olunca; mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna tevdii ile dava konusu alacak döneminde yürürlükte bulunan tarifelerinin ilgili maddeleri uyarınca; davalının normal tüketim bedelinin aslından (ana borçtan) her halükarda sorumlu olduğu, Yönetmelik gereğince elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi bu tarihe kadar olan borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bununda ancak davalı için gecikme zammı ve faizden indirim sağlayacağı nazara alınarak rapor alınmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi