21. Hukuk Dairesi 2014/26120 E. , 2015/12427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici sebepler ile temyiz nedenlerine göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, 25.05.2008 tarihindeki iş kazasında vefat eden sigortalı ..in hak sahibi eş ve çocuklarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, davacı eş için 10.000,00TL, çocuklardan .için 3.456,59TL, ..için 95,03TL, ..için 772,41TL, . için 1.201,48TL, Muhammed Ali için 718,01TL maddi tazminat ile davacı eş için 10.000,00TL, davacı çocuklar için ise ayrı ayrı 5.000,00"er TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar karar verilmiştir.
Dosya kapsamından 25.05.2008 tarihli zararlandırıcı olayın iş kazası olduğu,bu kazanın oluşumunda %50 oranında davalı şirket, %50 oranında ise kazalı sigortalının kusurunun bulunduğu, davacılar vekilinin davacı çocuklardan Muhammet Ali için yalnızca maddi tazminat isteminde bulunup bu davalı bakımından tazmini istenen bir manevi zararın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
818 sayılı Borçlar Kanununun 47 .maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalı yakınlarına verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez ve yine 22.06.1966 gün 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de açıklandığı üzere zarar görenin müterafik kusurunun varlığı halinde bu durumun manevi tazminatın takdirinde göz önünde bulundurulması gerekir.
Bunun yanında 6100 Sayılı H.M.K."nın 26.maddesi kapsamında mahkemeler taleple bağlılık kuralına göre tarafların talep sonuçları ile bağlı olup ondan daha fazlasına karar veremezler.
Bu açıklamalar sonrasında somut olayda, ilgililerin kusur oranları, tarafların sosyal ekonomik halleri ile olay tarihi gözetildiğinde davacı eş ile çocuklar . için kararlaştırılan manevi tazminat miktarları ayrı ayrı azdır. Davacı çocuklardan .. için ise manevi tazminata karar verilmesi H.M.K."nın 26.maddesinde tanımını bulan talebin aşılmasıdır. Zira yukarıda da belirtildiği üzere bu davalı.. bakımından davacılar vekilinin manevi tazminat istemi bulunmamaktadır.
O halde, davacılar vekilinin bunu amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 01/06/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.
...