12. Ceza Dairesi 2020/8599 E. , 2021/2735 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 28.01.2020
Alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma suçundan sanık ...’in, 5237 Türk Ceza Kanununun 179/3 delaletiyle 179/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Antalya 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/09/2019 tarihli ve 2019/787 esas, 2019/621 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın ortadan kaldırılmasına dair Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/01/2020 tarihli ve 2020/150 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 24/12/2019 tarihli ve 2019/5794 esas, 2019/12223 karar sayılı ilamında yer alan "...11/06/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun “1,00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179"uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklindeki 48/6. maddesine göre 1,00 promilin üzerinde alkol veya uyuşturucu madde alınması sonrası araç kullanılmasının atılı suçun oluşması için yeterli olduğu gözetildiğinde; incelenen dosyada; olay gecesi aracı ile seyir halinde iken durdurulan sanığın saat 23:35"te alkolmetre ile yapılan ölçümde 1,00 promil alkollü olduğu, savunmasında yaklaşık yarım saattir araç kullanmakta olduğunu beyan ettiği ve yerleşik Adli Tıp uygulamalarında kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte alkol oranının her saat ortalama 15 promil azaldığı kabul edildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde 1,00 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/01/2020 tarihli ve 2020/150 değişik iş sayılı kararı ile "....Hastane ölçümüyle 0,88 promil alkollü olmadığı nedeniyle genel kabul gören (1 ve üzeri) promil sınırını aşmadığı için atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği halde aksi kabulle mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmediğinden..." gerekçesiyle itirazın kabulü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın ortadan kaldırılmasına dair karar verilmiş ise de,
Somut olayda, 09/07/2019 tarihinde saat 01:23 sıralarında 20 V 0509 plakalı araç sürücüsü sanık hakkında yapılan alkol ölçümünde 101 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, akabinde aynı tarihte saat 02:29 sularında hastanede yapılan alkol ölçümünde 88 promil alkollü olduğunun anlaşılması karşısında, ilk ölçüm ile ikinci ölçüm arasında 1 saatten fazla zaman farkının olduğu, yerleşik Adli Tıp uygulamalarında kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte alkol oranının her saat ortalama 15 promil azaldığı kabul edildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde 100 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 14/09/2020 gün ve 94660652-105-07-5325-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02.10.2020 tarih ve 2020/85984 sayılı ihbarnamesiyle mevcut evrak tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 01.23 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki motosikletle seyir halindeyken trafik ekiplerinin yaptığı uygulamada alkolmetre ile yapılan ölçümde 101 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, saat 02.29"da alınan örneğe göre 0.88 promil alkollü olduğunun doktor raporuyla tespit edildiği, Antalya 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/09/2019 tarihli ve 2019/787 esas, 2019/621 sayılı kararı ile sanığın 5237 Türk Ceza Kanununun 179/3 delaletiyle 179/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın karara itiraz ettiği, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/01/2020 tarihli ve 2020/150 değişik iş sayılı kararında ‘’ "....Hastane ölçümüyle 0,88 promil alkollü olmadığı nedeniyle genel kabul gören (1 ve üzeri) promil sınırını aşmadığı için atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği halde aksi kabulle mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmediğinden..." gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verildiği olayda, sanığın alkolmetre ile yapılan ölçümde 101 promil alkollü çıkmasından 66 dakika sonra hastanede yapılan ölçümde 0.88 promil alkollü olduğu, yerleşik Adli Tıp uygulamalarında kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte alkol oranının her saat ortalama 15 promil azaldığı kabul edildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde 1,00 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı sabit olan sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçun unsurların oluştuğu gözetilmeden, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yaptığı itirazın reddine karar verilmesi yerine, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsiz görüldüğünden,
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.2020 tarihli ve 2020/150 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.