3. Hukuk Dairesi 2018/6507 E. , 2018/10691 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava konusu taşınmazın 31/10/2011 tarihinde ihale ile satın alındığını ve ihalenin kesinleştiğini, taşınmazda davalının oturduğu tespit edilmiş olup taşınmazı haksız işgal eden davalıya tahliye emri gönderildiğini, tahliye emri sonrasında da ihtarname gönderilmesine rağmen davalının kira bedeli ödemeksizin taşınmazı haksız yere işgal etmeye devam ettiğini belirterek aylık 650 TL"den 31/10/2011-14/02/2014 dönemine ait toplam 17.917 TL ecrimisil bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davalı, dava konusu taşınmazda 2010 yılından itibaren kiracı olduğunu ve tüm kira bedellerini önceki malike ödediğini, davacı tarafından çekilen 21/02/2014 tarihli ihtarnameden sonra taşınmazın davacı tarafından satın alındığını öğrendiğini ve Şubat ayı kira bedelini davacı adına yatırdığını, davacının, daha önce taşınmazı satın aldığı, kira bedellerinin kendisine ödenmesi gerektiğine ilişkin bir bildirimde bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin ilk kararın, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, davacının taşınmazı satın almakla TBK.nun 310.maddesi uyarınca kira sözleşmesinin tarafı olacağı, taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklandığından görevsizlik kararı ile dosyayı görevli Sulh Hukuk mahkemesine göndermesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, Mahkemece, davacı tarafından, davalıya keşide edilen 21/02/2014 tarihli ihtarname ile taşınmazın taraflarınca satın alındığının bildirildiği, ihtarnamenin davalıya 25/02/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalının dava konusu taşınmazda fuzuli şagil olmadığı, kiracı olarak kullandığı dönemde, taşınmazın malikleri adına düzenli olarak kira bedellerini ödediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yeni malik kiralananı iktisap etmiş olmakla kiraya verenin halefi ve sözleşmenin tarafı olmuştur. Kiracı satış tarihinden sonraki kira bedellerini yeni malike ödemek zorundadır. Kiralanan taşınmaz davacı tarafından satın alındıktan sonra davalıya 21/02/2014 tarihine ihtarname gönderilmiş ve davalı bu tarihe kadar kira bedellerini önceki malike ödemiş ise de; ... 1. İcra Dairesinin 2009/11754 Esas sayılı dosyasında, davalıya 10/07/2013 tarihli tahliye emri gönderilmiş, taşınmazın tahliye emrinin tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde İİK"nun 135. maddesi gereği boşaltılarak alıcısına teslim edilmesi, ödenen kira bedellerinin ihale alıcısı adına dosyaya yatırılması bildirilmiş, tahliye emri davalıya 12/07/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda, davalı, tahliye emrinin tebliği tarihinden itibaren kira bedellerini yeni malike ödemekle yükümlü olup tahliye emrinin tebliğinden sonra doğan kira alacağı belirlenerek bu miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken önceki malike ödeme yapıldığı gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.