3. Hukuk Dairesi 2017/166 E. , 2018/10749 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı ile boşandıklarını, davalının düğünden hemen sonra altınları ablasının kasasına koyacağını söyleyerek elinden aldığını ve iade etmediğini, davalının boşanma davasında borçları ödemek için ziynetleri bozdurduğunu beyan ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10 adet (20 şer gr) bilezik, 11 adet çeyrek altın, 1 adet lira, 2 adet tam altın ve 90 gr set olmak üzere ziynet eşyalarının aynen, mümkün değil ise 3.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı; düğünde toplam 150 gr altın takıldığını talep edilen miktarın fahiş olduğunu, altınların davacının düğün öncesi kredi kartı borcunu ödemek için bozdurulduğunu, davacının kusuru nedeni ile evlilik birliğinin sona erdiğini, davacıya hediye edilen altınlarla ilgili olarak rücu davası açacaklarını belirterek bu davanın bekletici mesele yapılmasını istemiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile 1 adet 80 gr set, 198 gr ray bilezik, 20 gr ince bilezik, 5 gr 1 adet yüzük, 1 tam altın, 19 çeyrek altının maddi değeri olan 27.568,00 TLnin 3,000,00 TL"sinin dava tarihinden itibaren başlayacak şekilde, 24.568,00 TL"nin ise ıslah tarihinden itibaren başlayacak şekilde yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)HMK 26.maddesi hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır.
Açılan bir davada hakim istenilenden fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.HMK"nun 176.(HUMK 83.) ve devam maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya istem sonucunun değiştirebilmesi imkanı sağlamaktadır. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Bu hale göre yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de, yeni dava konusu önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Islahta dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir.Somut olaya gelince; dava dilekçesinde talep edilen ziynet eşyaları tek tek sayılmış olup, davacı tarafından 17.12.2015 tarihinde verilen ıslah dilekçesi ile, dava dilekçesinde 11 adet olarak yer alan çeyrek altın sayısının 19 adet olduğu ve dava dilekçesinde yer almayan, ancak bilirkişi raporunda tespit edilen, 1 adet yüzük bedelinin de dahil olduğu toplam 27.568,00TL üzerinden ıslah ederek, yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi davacı tarafından talep edilmiştir.
Dava dilekçesinde talep edilmeyen bir alacağın, ıslah dilekçesiyle istenilmesi mümkün değildir. Mahkemece, davacının talebi dışına çıkılmak suretiyle bilirkişi raporunda belirlenen 8 adet çeyrek altın ve 1 adet yüzük bedeline hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
3-) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 11 adet ray bilezik tanesi 15 gr olarak belirlenmiş ve toplam 165 gr olduğu halde, rapora toplam 198 gr yazılarak bileziklerinin toplam değerinin 198 gr üzerinden hesaplandığı anlaşılmıştır.Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hatanın düzeltilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlere hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.