Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte, borçlu imza itirazında bulunarak takibin durdurulmasına karar verilmesi istenmiştir.
 Mahkemece yapılan inceleme sonucu imzanın borçluya ait olmadığı gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verilmiştir.
İİK"nun md.170/1 fıkrasının atfı gereği aynı yasanın 168. maddenin 4 numaralı bendi gereğince imza itirazının yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Bu husus mahkemece re"sen dikkate alınmalıdır.
Somut olayda borçluya ödeme emri 27/05/2008 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu dava dilekçesinde usulsüz tebligat iddiasında bulunmuş ise de, borçlu bu takibe ilişkin olarak yanlış mercii olan icra müdürlüğüne 29.05.2008 tarihinde yetki itirazında bulunmuştur. Dolayısı ile tebligat tarihi olarak öğrenme tarihi esas alındığında imza itirazı yasal 5 günlük süre geçirilerek 06.06.2008 de yapılmıştır. Bu durumda yasal hak düşürücü süre sonrası yapılan itirazın süreden reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.