Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/25996
Karar No: 2011/20733

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/25996 Esas 2011/20733 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Okunan mahkeme kararında, borçluya ödeme emrinin tebliğinin komşusuna yapıldığı ve Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi gereği ihbarnameyi kapıya yapıştırarak, komşuya haber verildiği belirtilmektedir. Tebliğ memurunun Tüzüğün 28. maddesi doğrultusunda adreste bulunmayan muhatabın neden adresinde bulunmadığını tahkik etmesi gerektiği ve bu durumun tevziat saatlerinden sonra tevsik edilmesi halinde tebliğ işleminin gerçekleştirilebileceği vurgulanmaktadır. Mahkeme kararı, borçlunun ödeme emrinin tebliği işleminin usulsüzlüğü şikayetinin reddine ilişkin olup, alacaklının temyiz itirazları kabul edilerek kararın bozulması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun \"Tebliğ İmkansızlığı ve Tebellüğden İmtina\" başlıklı 21. maddesi
- Tebligat Tüzüğünün 28. maddesi
12. Hukuk Dairesi         2011/25996 E.  ,  2011/20733 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 17. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/07/2010
    NUMARASI : 2009/1093-2010/842

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memuruna imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmü yer almaktadır. Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Tüzüğünün 28. maddesinin birinci fıkrasında; “Muhatap veya adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak kendisinin imzalaması gerekir.” hükmü öngörülmüştür. Tüzüğün bu maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Muhatabın tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak; maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebilecektir.
    Somut olayda borçluya ödeme emrinin, Muhattabın tevziat saatlerinde adresinde bulunmadığı komşusu A.T. imzada imtina edip şifai beyanına göre muhatabın “piyasada olduğu” tespit edilerek, ilgili mahalle muhtarlığına 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre 07.03.2009 tarihinde tebliğ edildiği, aynı komşuya haber verilerek 2. nolu formülün kapısına yapıştırıldığı görülmektedir.
    Tebliğ memurunca Tüzüğün 28. maddesinde öngörülen şekilde ve maddede belirtilen kişilere sorularak muhattabın adreste bulunmama nedeni sorulmuş beyanda bulunan komşunun imzada imtina etmesi nedeniyle bu hususta belirtilerek; muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği tevsik edilerek Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre uslüne göre tebligat işlemini gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle borçlunun ödeme emrinin tebliği işleminin usulsüzlüğü şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi