20. Hukuk Dairesi 2016/148 E. , 2017/5814 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davanın tüm tarafları tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 2009 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü 117 ada 1, 2, 3, 120 ada 1, 2, 3, 121 ada 1 ve 122 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 1.409,05 m2, 3.456,39 m2, 897,40 m2, 3.875,32 m2, 4.370,97 m2, 1.315,76 m2, 3.821,61 m2 ve 3.124,55 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar belgesizden ve kazandırıcı zamanaşımı zilyedliğine dayanılarak 117 ada 3 nolu parsel kayalık vasfıyla ... adına, 117 ada 1 parsel susuz tarla vasfıyla diğer parseller ise sulu tarla vasfıyla davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı ... Tüzel Kişiliği dava konusu taşınmazların mera olduğunu öne sürerek davalılar ... ve arkadaşları ile ... aleyhine ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ... Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 11/02/2013 gün 2012/9114-2013/824 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “ Davacı ... Tüzel Kişiliği tarafından 11.01.2010 havale tarihli ayrı ayrı verdiği dava dilekçelerinde ... Köyü 117 ada 1, 2, 3, 120 ada 1, 3, 121 ada 1, 2 ve 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazları dava konusu yaptığı anlaşılmaktadır. O halde öncelikle ...Köyü 117 ada 1, 2, 3, 120 ada 1, 3, 121 ada 1, 2 ve 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazların davaya konu taşınmazlar olduğu gözönüne alınmalı, taşınmazlara ait tutanak aslı davalıdır şerhi verdirilerek dosyaya getirtilmeli, eğer taşınmazlar davalı ise dava dosyalarının birleştirilmesi gerektiği düşünülmeli, daha sonra iddia ve savunma doğrultusunda taraflardan delilleri sorulup saptanmalı, varsa gösterecekleri deliller toplanmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda davanın reddine, davalı 117 ada 1, 2, 122 ada 1 nolu parsellerin kadastro tespitlerinin iptali ile tespitteki yüzölçüm ve vasıflarıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, diğer davalı parsellerin ise tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davanın tüm taraflarınca temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. madde hükümlerine göre yapılmıştır.
Mahkemece, 02/03/2015 tarihli duruşmada “ ... ilçesi ...Köyü 117 ada 1 ve 2 parsel sayılı ve 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tespitteki yüzölçümü ile ... vasfıyla maliye hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline” karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararda “ taşınmazların tespitteki yüzölçümü ve vasıflarıyla maliye hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline” karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında taşınmazın vasfı konusunda çelişki oluşturulmuştur.
HMK"nın 298/2. maddesinde gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir. Asıl olan duruşma tutanağına yazılıp taraflara tefhim olunan karardır, tefhim ile birlikte yargılamadan elini çekmiş olan hâkimin tefhim ettiği kararı taraflara tebliğ etmek durumunda olduğu, sonradan yazılan gerekçeli kararın kısa karara uygun olmasının zorunlu olduğu ve tefhim edilen kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasının gerektiği 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas - 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörülmüştür. Mezkur İçtihadı Birleştirme Kararında; çelişkinin varlığı tesbit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu sebeple bozulması gerektiğine işaret edilmiştir.
Bu sebeple, hüküm bu haliyle kendi içinde çelişkili olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; ... köyü tüzel kişiliği ve davalı kişilerin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.