Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6548
Karar No: 2015/11351
Karar Tarihi: 21.05.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/6548 Esas 2015/11351 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, sigortalılık başlangıç tarihi ve yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespit edilmesi için dava açtı. İlk mahkeme kısmen kabul etti, temyiz edildi ve Yargıtay tarafından bozuldu. Yeniden yapılan yargılama sonucu, davacının sigortalılık başlangıç tarihi 15.06.1981 olarak kabul edildi ancak yaşlılık aylığı talebi reddedildi. Davacının 15.06.1981-26.01.1991 ve 12.11.1992-21.06.1996 tarihleri arasındaki dönemde borçlandığı süre, sigortalılık başlangıç tarihi 15.06.1981 olup, 23.05.2002 tarihinde 15 yıl sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme koşulunu sağladığından 50 yaşını ikmal ettiği 15.06.2013 tarihinden sonra yaşlılık aylığına hak kazandığı anlaşıldı. Bu nedenle, yaşlılık aylığı talebinin reddi usul ve yasaya aykırıdır ve hükmün bozulması gerekmektedir. Davacı kanunlarının 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. Maddesi (C) bendi olup, bu maddeye göre 15 yıl sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme koşulunu sağlayan kişiler yaşlılık aylığına hak kazanabilirler.
21. Hukuk Dairesi         2015/6548 E.  ,  2015/11351 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, 15/06/1981 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun ve yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, 15.06.1981 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulü ile davacının 01.18.2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemenin davanın kabulüne dair 10.04.2014 tarih ve 2013/538 Esas, 2014/189 Karar sayılı Dairemizin 02.10.2014 tarih ve 2014/15581 Esas, 2014/19255 Karar sayılı kararı ile bozulmasına üzerine uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda 23.12.2014 tarihli karar ile "Davanın kısmen kabulü ile davacının Türk vatandaşı olarak zorunlu sigortalı olarak yurtdışında çalışmaya başladığı ve 18 yaşını ikmal ettiği 15/06/1981 tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıç tarihi olarak tespitine, davacının yaşlılık aylığı almaya hak kazandığına ilişkin talebinin reddine" karar verilmiştir.
    Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK).
    Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).

    Kazanılmış haklar hukuk devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurlardandır. Kazanılmış hakları ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan yorumlar Anayasanın 2.maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir” hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi toplumsal kararlılığı, hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.
    Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, bir çok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır:
    Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir içtihadı birleştirme kararı (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması karşısında, Yargıtay bozma ilamına uyulmuş olmakla oluşan usuli kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır.
    Benzer şekilde; uygulanması gereken bir kanun hükmü, karar kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilirse, usuli kazanılmış hakka göre değil, Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebilecektir (...nun 21.01.2004 gün, 2004/10-44 E, 19 K.).
    Bu sayılanların dışında ayrıca; görev konusu, hak düşürücü süre, kesin hüküm itirazı, harç ve maddi hataya dayanan bozma kararlarına uyulmasında olduğu gibi kamu düzeni ile ilgili konularda usuli kazanılmış haktan söz edilemez.
    Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.01.2015 gün ve 2014/21-1930 E. 2015/553 K. sayılı ilamı da aynı yöndedir.
    Somut olayda, davacının borçlandığı süre 15.06.1981-26.01.1991 ve 12.11.1992-21.06.1996 tarihleri arasındaki dönem ve sigortalılık başlangıç tarihi 15.06.1981 olup 506 sayılı Kanun"un Geçici 81.maddesinin (C) bendine göre 23.05.2002 tarihinde 15 yıl sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme koşulunu sağladığından 50 yaşını ikmal ettiği 15.06.2013 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunduğu 19.07.2013 tarihini takip eden 01.08.2013 tarihinden itibaren kısmi yaşlılık aylığına hak kazandığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde yaşlılık aylığı isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflardan davacıya iadesine, 21/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi