8. Hukuk Dairesi 2010/5647 E. , 2010/5649 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
... ile ... ve dahili davalılar Musa Şenkal ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Saray/Van Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.01.2009 gün ve 86/7 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma talebinin değer yönünden reddine karar verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, hibe ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle 667 parselin davalı üzerindeki tapu kaydının kısmen iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., uyuşmazlık konusu taşınmazın miras bırakanından intikalen zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ... ve müşterekleri, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının babasının tespite itiraz etmediği ve zilyetlik koşullarının oluşmadığının nizalı parselin hüküm dosyasıyla da belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 667 parsel, 19200 m2 yüzölçümle senetsizden ceddinden intikalen ve taksimen zilyet bulunduğu belirtilerek 27.9.1985 tarihinde ... adına tespit edilmiş, bilahare kadastro tutanaklarının incelenmesinde meradan açıldığının belirlenmesi üzerine, tespitin iptali ile 30.1.1987 tarihinde mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmiştir. ... ve müştereklerinin itirazı üzerine Kadastro Komisyonunun 7.7.1993 tarih ve 107 numaralı kararıyla itirazın kısmen kabulü ile sınırlandırmanın iptaline, niza konusu taşınmazın yeniden ... adına tespitine karar verilmiş; Hazine ve gerçek kişilerin tespite itirazları üzerine Van/Saray Kadastro Mahkemesinin 1993/194 Esas ve 1998/3 Karar sayılı hükmü ile davanın reddine, komisyon kararının miras bırakanlarından intikal ettiği ve taksim edilmediği gerekçesiyle iptali ile uyuşmazlık konusu parselin hisseleri nispetinde ... ve müşterekleri adına tesciline karar verilmiş, hüküm yasa yolundan geçerek 30.9.1999 tarihinde kesinleşmekle sicil oluşmuştur.
Davacı, uyuşmazlık konusu taşınmazın 6 dönümlük kısmının miras bırakanı-babası tarafından 1995 yılında bağışlandığını ve eklemeli zilyetlik koşullarının oluştuğunu açıklayarak, iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Dava konusu 667 parsel numaralı taşınmaz paylı mülkiyet şeklinde tapuya kayıtlıdır. Dava ...’a yöneltilmiş, diğer paydaşlar davaya dahil edilmek suretiyle davada yer almıştır. Kural olarak, dava yöneltilmeyen paydaşların davaya dahil edilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanması olanaklı değildir. Davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı gibi, dava yöneltilmeyen paydaşlar aleyhine ayrıca dava açılıp birleştirme de sağlanmadığına göre, davaya dahil edilmek suretiyle davada yer alan davalılar yönünden esas hakkında hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Davacının davalı ... bakımından temyiz itirazlarına gelince; TMK.nun 6.maddesi hükmüne göre kanunda aksine hüküm bulunmadığı takdirde, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü bulunmaktadır. Mahkemece, taraflara iddia ve savunmanın ispatlanması yönünden delillerini ibraz etmek üzere süre ve imkan tanınmamıştır. Davacının babası ...’un davalı parsel bakımından tespite itiraz etmediği, bu nedenle eklemeli zilyetlik koşullarının oluşmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14, TMK.nun 713/1 ve 996.maddelerine dayalı bağış ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik iddiasıyla açılan iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacının babasının tespite itiraz davası açmamış olması, hak düşürücü süre içinde açılmış temyiz incelemesine konu davanın görülmesine engel bulunmamaktadır. Mahkemece yapılacak iş, iddia ve savunma bakımından taraflara delillerini bildirmek üzere süre ve olanak tanınması, ondan sonra dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılarak, usule uygun şekilde çağrılacak yerel bilirkişi ve bildirildiği takdirde taraf tanıklarının dinlenilmesi, niza konusu taşınmaz bölümünün öncesinde kime ait bulunduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği hususlarının sorulup belirlenmesi, gerektiği takdirde dava şartı üzerinde durulması, davalı tarafın dava konusu taşınmaza ait miras bırakanı Nezir adına kayıtlı olduğunu bildirdiği vergi kaydının getirtilerek uygulanması, vergi kaydının bu yere ait olduğunun tespiti halinde zilyetlikle birleşip birleşmediği hususunun araştırılması, ondan sonra toplanan deliller, tüm dosya kapsamı ve nizalı parsele ilişkin hüküm dosyasının birlikte değerlendirilmesi suretiyle sonucuna göre bir hüküm kurulmasıdır. Eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Davacının temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 25.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.