3. Hukuk Dairesi 2017/1175 E. , 2018/11376 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ... ve ... yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... ili, ... ilçesi,... mevkii ...ada 7 parselde kayıtlı taşınmazı ..."ya vekaleten ..."dan 30.09.2014 tarihinde 36.000,00 TL bedelle satın aldığını ve adına tescilini yaptırdığını, satış işlemi gerçekleştikten sonra söz konusu taşınmazın gerçek maliki olduğunu iddia eden Tevfik Yelden "in mirasçısı ..."in ortaya çıktığını ve kendisinin ..."e 35.000,00 TL ödeyerek feragat aldığını, davalılara ödenen 36.000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... ; hak düşürücü ve zaman aşımı sürelerinin geçtiğini, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, taşınmazın babası davalı ..."ya ait olduğu düşüncesi ile davalı ..."nun kendisine vekalet verdiğini ve taşınmazı ..."a satmak için anlaştığı halde tapuya yengesi olan davacıyı getirdiğini ve tapuyu davacıya devrettiğini, taşınmazın Musafa Yelden"e ait olduğuna ilişkin belge olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir
Mahkemece; davacının dava konusu taşınmazın davalı ... ve ... "ya ait olduğunu düşünerek taşınmazı onlardan 36.000,00 TL bedelle satın aldığı, daha sonra taşınmazın gerçek maliklerinin ortaya çıktığı ve aynı taşınmaz için davacının tekrar ödeme yapmak zorunda kaldığı, davalılar ...ve ... "nun sebepsiz zenginleştikleri, davalı ... "nun ise sadece diğer davalılara vekaletname verdiği davacılardan herhangi bir bedel almadığı belirtilerek, davacının davalı ... "ya açtığı davanın reddine, davacının davalılar ... ve ... "ya açtıkları davanını kabulü ile 36.000,00 TL "nin 30.09.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından; dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tesbitinin ... (... oğlu) adına yapıldığı, daha sonra oğlu davalı ..."ya satış yolu ile devredildiği ve davalı ..."nun 29.09.2014 tarihinde davalı ... "ya verdiği satış vekaleti ile 30.09.2014 tarihinde davacıya satış yapılarak tapu kaydının devredildiği, davacının 24.12.2014 tarihinde taşınmazı satış yolu ile devrettiği, kadastro ve tapu kayıtlarında Tevfik Yelden veya ... adına kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, tapu kaydında malik olarak görünen davalı ..."nun davalı ... "ya verdiği satış vekaletine dayanarak, dava konusu taşınmazı resmi olarak davacıya satıp tapu kaydını devrettiği, dava dışı Tevfik Yelden veya ..."in hiç bir zaman kadastro ve tapu kaydında dava konusu taşınmazda malik olarak görünmedikleri hususları birlikte değerlendirilerek, davacı ile davalılar arsında geçerli bir taşınmaz satış sözleşmesi olduğunun kabulü ile tarafların edimlerini yerine getirdiği gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.