Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20932
Karar No: 2017/3423
Karar Tarihi: 13.06.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20932 Esas 2017/3423 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/20932 E.  ,  2017/3423 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, ortak mirasbırakanları ...’in maliki olduğu 12 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 5/12 payını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla vekili .... aracılığıyla davalı torunu ...’e temlik ettiğini, yapılan temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, çekişmeli payın iptali ile mirasçılar adına tescilini istemişler, 21/09/2010 tarihli celsede isteklerini miras payları oranında daraltmışlardır.
    Davalı, iddiaları kabul etmediğini, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını, kendisinin mirasçı olmayıp iyi niyetli 3. kişi olduğunu, iktisabının korunması gerektiğini, davacıların en başından beri alım satım akdini bildiğini, satışın gerçek olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Dava dışı mirasçı olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin karar, Dairece ‘’… Davacı; temliki işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış, dava dilekçesinde tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescilini istemiş, mahkemece "dava dışı mirasçı olduğu gerekçesiyle tüm mirasçıların muvafakatinin alınması ya da terekeye mümessil tayini için davacı yana süre verilmesi üzerine de 21/09/2010 tarihli celsede; talep sonucu miras payı oranında sınırlandırmış, ne var ki mahkemece; iptali istenen payın elbirliği mülkiyetine tabi olup, mirasçıların zorunlu dava arkadaşı oldukları, bu nedenle ancak tereke adına tescil talebinde bulunabilecekleri, dava dışı kalan...nin davaya dahli sağlanmadığı gibi olurunun da alınmadığı, miras şirketine mümessil tayin edilmediği, açıklanan nedenlerden ötürü dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur. Hemen belirtilmelidir ki; 01.4.1974 tarih ve 1/2 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre; "... Bir kimsenin, mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazı hakkında tapu sicil memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklamış olduğunun gerçekleşmesi halinde, saklı pay sahibi olsun ya da olmasın, miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar görünürdeki satış sözleşmesinin danışıklı (muvazaalı) olduğunu ve gizil bağış sözleşmesinin de biçim koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilirler..." O halde, muvazaalı işlemin, niteliği itibarıyla mirasçıyı miras hakkından yoksun kılmaya yönelik bir işlem olduğu, muris muvazaası davasında da dava mevzuu hakkın halefiyet yoluyla miras bırakandan gelmesine karşın dava açma hakkının halefiyete dayanmayıp bizzat mirasçının kendisine ait haktan (anılan kararın yukarıya alınan sonuç ve özet bölümünde vurgulandığı
    gibi saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların) yararlanacağı, bu itibarla da dava açan mirasçı veya mirasçıların, tereke iştirak halinde bulunsa dahi pay oranında iptal ve tescili isteyebilecekleri kuşkusuzdur. Bu takdirde, iştirakin sağlanmasına yani dava dışı mirasçıların olurlarının alınmasına veya terekeye temsilci atanmasına da gerek yoktur. Hal böyle olunca, işin esasına girilerek gerekli araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, terekenin iştirak halinde bulunduğundan bahisle davanın reddedilmesi doğru değildir. ‘’ gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde muvazaa olgusunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazdaki davalı adına kayıtlı 5/12 payın iptaline ve miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 13.06.2017 Salı günü saat 10.05 de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.142.85 .-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 13.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi