4. Hukuk Dairesi 2013/14904 E. , 2014/10249 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2010/298-2013/305
Davacı A.. O.. vekili Avukat S. Z.. tarafından, davalı H.. O.. aleyhine 29/12/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, haksız şikayet nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı kardeşleri K. O.."un noterde düzenlenen vasiyetnamesinde davalı kardeşini mirasından mahrum bıraktığını, davalının başkasını notere götürmek suretiyle sahte vasiyetname tanzim ettirdiklerini iddiası ile Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, soruşturma sonucunda imzanın vasiyeti yapan Kenan Mete Onur"a ait olduğunun anlaşıldığını belirterek haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalının noterde düzenlenen vasiyetnamenin sahte olarak düzenlendiğini iddia ederek davacı hakkında sahtecilik suçlamasıyla şikayetçi olduğu, ceza yargılaması sonucunda vasiyetnamenin sahte olmadığının anlaşıldığı, davalının bu şikayeti yaparken somut hiçbir delil göstermeyip tahminlere dayanarak şikayette bulunduğu, haksız suçlama nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir.
Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu edilen olayda; olayın gelişimi, davalının iddasının ciddi bulunarak davacı hakkında ceza davası açılması, tarafların arasında babalarının vasiyeti ile ilgili başka davaların devam ediyor olması ve yukarıda belirtilen ilkeler dikkate alındığında, davacı yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) no"lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.