4. Hukuk Dairesi 2014/8000 E. , 2014/10262 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kuşadası 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/12/2013
NUMARASI : 2012/145-2013/640
Davacı T.. A.. vdl vekili Avukat T. Ç.. tarafından, davalı K.. B.. aleyhine 14/01/2010 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
a-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar ile davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, Kuşadası" nda bulunan bir pasajda dükkan sahibi olduklarını, 28/05/2002 tarihinde B. E..adındaki çocuğun topunu almak için çıktığı binanın çatısından düşerek hayatını kaybettiğini, çocuğun anne ve babası tarafından Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2002/1183 esas sayılı dosyasına kayıtlı davanın açıldığını, söz konusu davada kendilerinin %30, davalının %40 ve çocuğun anne ve babasının ise %30 kusurlu bulunduğunu, dosyanın davalı yönünden idari yargının görevli olması ve başka nedenlerle bir kez bozulduğunu, sonrasında Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/408 E., 2007/286 K. sayılı ilamının Yargıtay tarafından onandığını ve hüküm altına alınan 10.000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyen yasal faziyle 31/03/2009 tarihi itibariyle ulaştığı toplam 104.200 TL" nin desteğin yakınlarına ödendiğini, ödenen bu bedelin davalının kusuruna düşen kısmının tahsili amacıyla başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini istemiştir.
Davalı, kendileri yönünden kesinleşmiş bir borç bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davaya konu icra takibi, dava dışı kişilere ödenen tazminatın kusuru oranında davalıya düşen kısmının tahsili amacıyla başlatılmıştır. Mahkemece hüküm kurmaya elverişli kabul edilip benimsenen bilirkişi raporu incelendiğinde; rücuya konu tutara hüküm altına alınan tazminat miktarı ile yasal faizinin ayrıca yargılama gideri, harç ve avukatlık ücretinin dahil edilip hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.
Dava dışı desteğin yakınları tarafından Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2002/1183 esas sayılı dosyasına kayıtlı dava açılmış ve hükmedilen tazminattan davacılar ile davalı birlikte sorumlu tutulmuşlardır. Söz konusu ilam kesinleşmeden icraya konulmuş, sonrasında davalı yönünden idari yargının görevli olduğu belirtilerek kararın bozulması üzerine davalı yönünden davanın yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İlama bağlı alacağın kesinleşmeden takibe konması mümkün olup, işin icraya düşmesine davalı davacılar ile birlikte sebep olmuştur. Bu durumda iadenin kapsamına icra giderleri de girmektedir. Mahkemece bu durum göz ardı edilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
b-Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda rücuya konu toplam tutar hesaplanmış ve davalının asıl davada % 40 kusurlu bulunduğu belirtilerek davalı bu tuıtarın % 40 " ı ile sorumlu tutulmuştur. Oysa ki; asıl dava sonucu desteğin yakınlarına ödenen tutar desteğin % 30 bölüşük kusuru düşülerek belirlenmiştir. Bir başka deyişle, davacılar ile davalı % 70 kusurlu olup; rücuya konu toplam tutar bu % 70 kusura karşılık gelmektedir. Bu kusurun %40 "ı ise davalıya aittir. Davalının sorumlu olduğu tutar belirlenirken bu durum dikkate alınıp ona göre hesap yapılması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu bu yönüyle de hatalı olup kararın açıklanan nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davalının tüm, davacıların öteki temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.