MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun geçici 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü:

- K A R A R -

Dairemizin 15.02.2018 gün ve 2017/10314 E. - 2018/1029 K. sayılı bozma kararı usul ve kanuna uygun bulunmuş olup, İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK"nın 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca yetkili ve görevli YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNA GÖNDERİLMESİNE 14/01/2020 günü oy çokluğu ile karar verildi.

(Muhalif) (Muhalif)




KARŞI OY YAZISI

Dairemizce "TMK"nın 1007. maddesi gereğince açılan tazminat davasında, davacılar yönünden iyi niyet olgusunun gerçekleşmediği, bu nedenle açılan davanın dinlenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği" belirtilerek çoğunluk görüşü ile 2017/10314 E. - 2018/1029 K. sayılı bozma kararı verilmiştir. Bozma kararına "Dairemizin aynı konuda farklı parseller yönünden TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat verilmesi gerektiğine ilişkin kararları olduğu, somut olayda davacı tarafa -kötü niyetli- olduğu gerekçesi ile tazminat verilmemesinin hukuk güvenirliği ilkesi ile bağdaşmadığı, TMK"nın 1007. maddesindeki Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu" düşencesi ile muhalif kalınmıştır. Bozma üzerine mahkemece direnme kararı verilerek davacı lehine tazminat verilmesine ilişkin hüküm kurulmuştur. Karşı oy yazımızdakidüşüncelerle TMK"nın 1007. maddesinden kaynaklı tazminat davalarında davacı tarafın iyi niyetli olup olmadığına bakılamayacağı, ancak illiyet bağının kesilmesini gerektirir derecede üçüncü kişinin veya davacının kusuru ya da kötü niyetinin varlığının ispatı halinde bu durumun illiyet bağını kesip kesmediğinin tartışılması gerektiği, tazminat hesabının usule uygun olup olmadığı heyet tarafından hiç tartışılmadan bu dava dinlenemez gerekçesi ile bozma kararı verilip, bu karara mahkemece direnildiğinden bu hali ile direnme kararının onanmasının mümkün olmadığı, direnmenin uygun olup olmadığının Hukuk Genel Kurulunca tartışılması gerektiği düşüncesinde olunmakla çoğunluktan farklı bu gerekçe ile direnme kararının Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi kanaatindeyiz.