Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15289
Karar No: 2017/2348
Karar Tarihi: 24.04.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/15289 Esas 2017/2348 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, müvekkilinin markalarına yönelik kötü niyetli bir şekilde iltibas oluşturacak şekilde bir marka tescil eden davalının haksız rekabet yaptığını ileri sürerek tescilli markanın sicil kaydının silinmesi ve ürünlerin toplatılması talebiyle dava açtı. İlk kararda davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne ve sicil kaydının terkinine karar verilmiş ancak bozma sonrası yapılan yargılamada bunun reddine karar verilmiştir. Bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, dava ve işlerin dışında kalmak üzere dosya üzerinden incelenmesi gerektiği belirtilen HUMK'nin 3156 sayılı kanunla değiştirilmiş 438/1 maddesi ile davacı lehine usuli müktesep hak oluşturan 556 sayılı KHK'nın 7/b ve f fıkraları ile 8/b maddeleri geçmektedir.
11. Hukuk Dairesi         2015/15289 E.  ,  2017/2348 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05/05/2015 tarih ve 2015/158-2015/279 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin un üretimi için “...” markasını ilk defa 14.12.1984 tarihinde tescil ettirdiğini, ayrıca müvekkilinin “...” ibareli bir çok tanınmış tescilli markanın da sahibi olduğunu, davalının müvekkili markaları ile iltibas oluşturacak şekilde kötü niyetli olarak 2004/01702 sayılı “... .... 60” ibareli markasını tescil ettirdiğini, bu durumun 556 sayılı KHK"nın 7/b ve f fıkraları ile 8/b maddesine aykırı olduğunu, ayrıca davalının eyleminin haksız rekabet yarattığını ileri sürerek davalının haksız rekabet tesis ederek müvekkilinin markalarına müdahalesinin men’i ile davalı adına tescilli “... ... 60” markasının sicil kaydının silinmesine ve bu marka adı altında üretilip piyasaya sürülen tüm ürünlerin toplatılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkilinin 1994 yılında “...” markalı ürünleri piyasaya sürdüğünü, 2002 yılında da bu marka ile ilgili olarak ilk tescilini yaptırdığını, müvekkilinin “...” markasını davacının markasından farklı ürünlerde 1994 yılından beri kullandığını, davacı markalarının sadece un için kullanıldığını, marka siciline tescil edilmiş bir marka ile ilgili olarak haksız rekabet ve kullanım iddiasında bulunulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; bozma sebep ve kapsamına göre davalı adına tescilli markasının hükümsüz kılınmadığı müddetçe yasal kullanım niteliğinde olduğundan davalı eyleminin haksız rekabet oluşturmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, markanın hükümsüzlüğü, haksız rekabetin tespiti, men’i istemlerine ilişkindir. Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak hüküm tesisi cihetine gidildiği belirtilmiş ise de, bozma öncesi verilen karar ile davalı adına tescilli 2004/01702 sayılı ve “... ... 60” ibareli markanın 30. sınıfta yer alan “her türlü un, irmik ve nişasta” emtiaları için hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verildiği ve işbu yönden kararın bozma kapsamı dışında kalıp kesinleştiği ve davacı lehine usuli müktesep hak oluşturduğu halde, bozma sonrası yapılan yargılama ile anılan markanın da hükümsüzlük talebini kapsayacak şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    .../...

    2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi