İstanbul Ceza Kararları - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/10931 Esas 2017/9605 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10931
Karar No: 2017/9605
Karar Tarihi: 03.07.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/10931 Esas 2017/9605 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Mahkeme, sanık hakkında kanuna muhalefet etme suçunda açıklanan hükmün itiraz yolu açık olduğu ve temyiz edilemeyeceği gerekçesiyle dosyanın mahalline iadesine karar vermiştir. Sanık hakkında silahla tehdit ve yaşamsal tehlike oluşturacak şekilde kasten yaralama suçlarına ilişkin itirazlar ise reddedilmiştir. Olayda, taraflar arasındaki husumet bulunmaması, sanığın birden fazla kez ateş etmesine engel bir durum olmaması ve yaralanmanın niteliğine göre, sanığın öldürme kastını gösterir herhangi bir kanıt olmadığı göz önünde bulundurulmuştur. Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesine ilişkin bazı ibareleri iptal etmesine rağmen bu durum bozma nedeni yapılmamıştır. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise 6136 sayılı Kanuna Muhalefet Etme, 5271 sayılı CMK'nin 231/12. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi olarak sıralanmıştır.

3. Ceza Dairesi 2016/10931 E. , 2017/9605 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanması sureti ile mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna Muhalefet Etme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi gereğince “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir” hükmü gereğince kararın temyiz kabiliyeti olmadığından ve ancak itiraz yolu açık bulunduğundan itiraz merciince karar verilmek üzere dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
2) Sanık ... hakkında silahla yaşamsal tehlike oluşacak şekilde kasten yaralama ve sanık ... hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar arasında trafikte sollama meselesinden çıkan tartışmada, sanık ..."in,..."ı tabanca ile bir el ateş ederek yaşamsal tehlike geçirecek şekilde yaraladığı olayda, tarafların aralarında önceye dayanan husumet bulunmaması, olayın trafikte gelişen ani bir olay olması, sanığın birden fazla kez ateş etmesine ciddi bir engel durum bulunmaması ve yaralanmanın niteliği karşısında, sanık ..."in eylemine devam etmediği, öldürme kastını gösterir her türlü kuşkudan uzak, kesin ve yeterli kanıt olmadığı gözetildiğinde, mahkemece yapılan delil değerlendirmesi ve kurulan hükümde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, tebliğnamenin bozma istemli görüşüne iştirak edilmemiştir.
Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.

Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan sanık müdafii ile sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin isteme kısmen uygun ONANMASINA, 03/07/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.