20. Hukuk Dairesi 2017/7788 E. , 2017/6218 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 3. Asliye Hukuk ve ... Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ardiye sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın ticari dava niteliğinde olduğu, ..."nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil asliye ticaret mahkemesinin kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçtiğinden davaya bakma görevinin asliye ticaret mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
... Asliye Ticaret Mahkemesi ise; "...davanın 6102 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce 17/08/2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişkinin işbölümü ilişkisi olduğu, davalıların işbölümü itirazında bulunmadıklarından davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Somut olayda, davacı vekili, müvekkili firma ile ... A.Ş. arasında 05.05.2008 tarihinde yapılan anlaşma uyarınca, müvekkil firmaca ithal edilen maden suyu ve meşrubat şişelerini kapatmakta kullanılan ve 16.05.2008 tarihinde 916 koli taç kapsül, 04.06.2008 tarihinde 684 koli taç kapsül ve 2 palet alüminyum kapak ile 13.06.2008 tarihinde 916 koli taç kapsül ürününün , gümrük işleri yapılmakta iken ... A.Ş."ye ait ... ... antrepoya teslim edilmiştir. Davalı firmaya teslim edilen bu ürünler bu esnada aynı anda başka bir firmaya ait olup antrepoya konulan deterjan ürünlerinin kokusuna maruz kaldığını ve bu kokunun ithal edilen tüm ürünlere sızdığını, bu nedenle 161.669,72 TL zararlarının depoya teslim tarihinden itibaren faiziyle birlikte tazmini ile taraflarından ödenen 9.591,75 TL depolama masrafının ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Kanunun 5. maddesinde "...Aksine hüküm olmadıkça, dava olunan şeyin değerine göre asliye hukuk veya sulh hukuk mahkemesi ticari davalara dahi bakmakla vazifelidir.
Şu kadar ki; bir yerde ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalarla hususi hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere ticaret mahkemesinde bakılır.
İkinci fıkrada yazılı hallerde, münhasıran iki tarafın arzularına tabi olmayan işler hariç olmak üzere, bir davanın ticari veya hukuki mahiyeti itibariyle mahkemenin iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir. İtiraz varit görüldüğü
takdirde dosya ilgili mahkemeye gönderilir; bu mahkeme davaya bakmaya mecburdur; ancak, davanın mahiyetine göre tatbiki gerekli usûl ve kanun hükümlerini tatbik eder. Ticari bir davanın hukuk mahkemesi, ticari olmayan bir davanın ticaret mahkemesi tarafından görülmesi hükmün bozulması için yalnız başına kafi bir sebep teşkil etmez.
Vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tabi oldukları müddetlere dair usûl hükümleri, iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükteki 6762 sayılı TTK uyarınca ayrı ticaret mahkemesi bulunan yerlerdeki ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki (görev değil) işbölümüne ilişkindir. Dava tarihinde ..."de ayrı ticaret mahkemesi bulunmayıp, ..."nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil asliye ticaret mahkemesi kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçmiştir. Dava tarihinde müstakil asliye ticaret mahkemesi bulunmadığından iş bölümü itirazından sözedilemez.
Ancak 6102 sayılı TTK"nın geçici 9. maddesinde "Bu Kanunun göreve ilişkin hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar, açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davanın açıldığı 17/08/2009 tarihinde asliye hukuk ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev değil, işbölümü ilişkisi olduğu, davalılar tarafından süresinde işbölümü itirazında bulunulmadığı ve iş bölümüne yönelik itirazda bulunulmadan verilen görevsizlik kararının bu nedenle bağlayıcı olmadığı anlaşılmakla, davanın, ilk açıldığı ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/07/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.