Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/2994
Karar No: 2010/5885
Karar Tarihi: 06.12.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/2994 Esas 2010/5885 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/2994 E.  ,  2010/5885 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ile Hazine ve Seyifler Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair ..Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 23.06.2009 gün ve 50/47 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı ... vekili tarafından davalılar Hazine ve Seyifler köyü tüzel kişiliği aleyhine açılan tescil davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece davanın kabulü ile 18.2.2008 tarihli teknik bilirkişi krokisinde gösterilen 3570,93 m2 miktarındaki iki katlı betonarme bina, ahır ve deposu ile arsası niteliğindeki dava konusu taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, satın alma ve kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanılarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddelerine göre açılmış tescil davasıdır.
    Mahkemece, toplanan deliller, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları doğrultusunda dava konusu taşınmazın 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında yol ve meydan olarak bırakıldığı kabul edilerek 7.12.1971 tarihinde köy tüzel kişiliğinden satış senedi ile alınan taşınmaz üzerinde dava tarihine kadar zilyetlikle kazanma süresi ve koşullarının davacı lehine gerçekleştiği gerekçesi ile davacı adına tesciline karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    Davacının dayandığı 7.12.1971 tarihli köy satış senedinde dava konusu taşınmazın evveli köy merası iken köy ihtiyar kurulu ve köy derneğinin kararı ile ihale yapılarak satıldığı yazılı olup, 4.2.2008 tarihinde mahallinde yapılan keşifte aynı köyden dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar da dava konusu yerin davacı satın almadan önce köy merası olduğunu, hayvan otlatmada kullanıldığını ifade etmişlerdir. Mahkemece savunma doğrultusunda ilgili yerlerden tahsisli mera araştırması yapılmış ise de, usulüne uygun şekilde kadim mera araştırması yapılmamış, dava konusu taşınmazın meradan kazanılıp kazanılmadığı yeterince araştırılmamıştır. Mahkemece, bu amaçla Seyifler köyü dışında komşu köylerden şahit isimlerinin bildirilmesi için taraflara mehil verilmesi, mahalli bilirkişi isimleri üzerinde ittifak edilmediği taktirde mahkemece re’sen komşu köylerden mahalli bilirkişi belirlenerek taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılması Seyifler Köyüne ait kadim ve tahsisli mera paftaları ile kayıtlarının olup olmadığının bildirilmesi için, Tapu Sicil, İl Özel İdare ve İlçe Özel İdare Müdürlüklerinden sorulması, gelecek tahsisli ve kadim mera kayıtları ile varsa paftaların teknik, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla yapılacak keşifte uygulanması, adı geçenlerin HUMK.nun 258 ve 259. maddeleri gereğince keşifte dinlenmelerinin sağlanması, uyuşmazlığa konu yerlerin kadim ve tahsisli mera kayıtları kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi, anılan kayıtlar kapsamında kalmadığının anlaşılması halinde, kadim mera araştırma ve incelemesinin yöntemine uygun bir biçimde yapılmasının düşünülmesi taşınmazın niteliğinin, meradan elde edilip edilmediğinin duraksamaya yol açmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması gerekir. Meralar kamu malı niteliğinde olup zilyetlikle mülk edinilemez. (4342 sayılı Mera Kanunun m. 3, 4, 5 ve 6, 3402 sayılı Kadastro Kanununun m.16) Bu nedenle de kamunun ortak yararlanmasına bırakılmış olan meraların sınırları içerisinde kaldıkları köy tüzel kişilerince gerçek kişilere özel mülk olarak satışı geçersizdir. Mahkemece usulüne göre kadim mera araştırması yapılıp taşınmazın önceki niteliği belirlendikten sonra toplanan diğer tüm deliller az yukarıdaki açıklamalarla birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle eksik incelemeye dayalı usul ve kanuna aykırı olan hükmün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA 06.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi