Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama


1- Mağdur katılan .. karşı işlenen kasten yaralama suçundan dolayı eşi .. davaya katılmaya yetkisi bulunmadığından, katılan vekilinin .. yönünden yaptığı temyiz talebinin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..’ın mağdur .. yönelik kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonucuna uygun şekilde suç vasfı tayin edilerek indirim sebebi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar .. ve .. mağdur .. yönelik fiillerini yasal savunma sınırları içinde işlediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınarak, 5271 sayılı CMK"nun 223/2-d maddesi uyarınca beraatlerine karar verilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde, düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan sanık .. müdafiinin kasten yaralama suçu açısından meşru savunmaya, tahrike, takdire, beraat hükümleri açısından sübuta; katılan .. vekilinin vasfa yönelen ve yerinde görülmeyen vesair temyiz itirazlarının reddiyle,
a) Sanıklar .. ve .. mağdur .. yönelik eylemleri ile ilgili olarak haklarında hukuka uygunluk nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına ve beraatlerine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak, sanıklar .. ve .. hakkında kurulan hükümlerin mahsus bölümlerindeki "TCK"nun 25. madde yollamasıyla CMK"nun 223/2-d maddesi uyarınca sanığın BERAATİNE, "ibarelerinin çıkartılarak, yerlerine" TCK.nun 25/1 maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına ve CMK"nun 223/2-d maddesi uyarınca beraatine" ibarelerinin eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN beraat hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
b) Ancak oluşa ve dosya kapsamına göre, sanık ..’ın mağdur .. biri toraksa nafiz iki bıçak darbesi ile hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaraladığı olayda;
Temel cezayı düzenleyen ve 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK"nun 86/1. maddesi ile yapılan uygulama sırasında, aynı Kanunun 3. ve 61. maddeleri gözetilerek sonuca etki edecek şekilde teşdit uygulaması suretiyle makul bir ceza belirlenmesi yerine yazılı şekilde uygulama yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 11/03/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.