4. Hukuk Dairesi 2021/2585 E. , 2021/1775 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 20/01/2020 tarih ve 2019/İ.19978 Esas, 2020/İHK-1577 Karar sayılı kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-KARAR-
Davacı vekili 02.09.2019 tarihli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 01.10.2011 tarihinde davacının yolcu olduğu davalının sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda davacının yaralandığını, en az %13 oranında sakat kaldığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 48.236,77 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, usulüne uygun maluliyet raporu sunulmadığını, tazminat tutarından hatır taşıması indirimi yapılmasını, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilebileceğini ve vekalet ücretinin beşte bir oranında olması gerektiğini belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, maluliyet raporundan kaynaklı geçerli bir başvurunun olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın kabulü ile hakem heyeti kararının kaldırılarak başvurunun kabulü ile 48.236,77 TL kalıcı maluliyet tazminatının 12.07.2019 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
T.C. Anayasası"nın 36/1. maddesindeki adil yargılanma hakkının ve 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesindeki hukuki dinlenilme hakkının kapsamında yer alan savunma haklarının etkin biçimde kullanılması bakımından, davada esaslı işlem olan bilirkişi raporlarının taraflara usulünce tebliğ edilmesi gerekir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 30. maddesinin 23. fıkrasında, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK"nın tahkim usulüne ilişkin tebligatı düzenleyen 438. maddesinde, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça tebligatın 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacağı düzenlenmiştir.
Somut olayda; İtiraz Hakem Heyeti kararına esas alınan 30.12.2019 tarihli maluliyet raporunun davalı vekiline tebliğ edilmediği; karara itiraz eden davalı vekili tarafından, tebliğe ilişkin bu usulsüzlüğün de itiraz sebebi yapıldığı; İtiraz Hakem Heyeti tarafından, raporun tahkim dosya sistemine girmekle, hakemlere ve taraflara buna ilişkin bildirim gitmekte olduğu, bildirim ile evrakların görülebilir olduğundan davalı vekilinin tüm itirazlarının reddine karar verildiği görülmektedir.
Oysa; davalı ... davada kendisini vekille temsil ettirmekte olup, davaya cevap veren vekil tarafından da tebliğe esas olmak üzere e mail bilgilerinin cevap dilekçesinde bildirildiği; TK madde 11 gereği vekilin bildirdiği bu adrese tebliğlerin yapılması gerektiği gözetilmelidir.
Açıklanan tüm bu nedenlerle; dosya kapsamında 30.12.2019 tarihli maluliyet raporunun usulüne uygun tebliğ edildiği görülmediğinden, karara esas alınan raporların (30.12.2019 tarihli maluliyet raporu) davalı vekiline tebliği sağlanıp eksikliğin bu şekilde giderilmesi ve davalı vekilinin raporlara itirazlarının alınıp değerlendirilmesi ile oluşacak sonuca göre, davalı vekilinin diğer itirazları hakkında değerlendirme yapılması gerekirken, usule aykırı biçimde ve davalı yanın savunma haklarını da kısıtlayacak şekilde yargılamaya devam edilip karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 26/05/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.