Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4658
Karar No: 2018/7140
Karar Tarihi: 26.09.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/4658 Esas 2018/7140 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/4658 E.  ,  2018/7140 K.

    "İçtihat Metni"

    ........
    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma üzerine ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacılar murisinin 01.06.1999-02.09.2008 tarihleri arasındaki hizmetlerinin tespiti istemli açmış olduğu davada, dosyada bulunan 22.07.2014 havale tarihli kurum belgesine göre murisin ilgili işyerinde 07.03.2002 tarihinden itibaren........ primine tabi olarak çalışmaya başladığı, 02.05.2011 tarihli kurum yazısında ise, murisin sosyal güvenlik destek primine tabi olarak 01.05.2004 tarihinden 01.09.2008 tarihine kadar davalı şirkette çalıştığının bildirildiği, hizmet döküm cetvelinde 2004- 2008 arası....... primine tabi çalıştığının görüldüğü anlaşılmış, mahkemece, 22.03.2016 tarihli bozma ilamında belirtilen hususlar yerine getirilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucu muris ..."ın 01/06/1999 - 01/05/2004 tarihleri arası davalı işyerinde hizmet akdiyle asgari ücret üzerinden çalıştığının tespitine, 01/05/2004-02/09/2008 tarihleri arası dönem itibariyle açılan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    5510 sayılı........ maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    506 sayılı Kanunun 63/A bendi hükmüne göre yaşlılık aylığı almakta iken çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıklarının bu çalışma olgusuna dayalı ve onunla sınırlı olarak kesilmesi gerektiğini düzenlediği, 506 sayılı Kanun’un 63/B bendi hükmünde ise, tekrar çalışma başlangıcından çalışma olgusu süresince sigortalı adına sosyal güvenlik destek primi ödenmesi suretiyle, sigortalıya bağlanan yaşlılık aylığının ödenmesine devam edileceğinin düzenlendiği, yaşlılık aylığı almakta iken tekrar çalışmaya başlayan sigortalı için 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin son fıkrası, sigortalılara 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin A ya da B bendinden yararlanmak için bir tercih hakkı tanıdığı nazara alınmalıdır.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ile ortaya çıkan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda; Tespiti talep edilen çalışma döneminde, 506 sayılı Yasa kapsamında davacının yaşlılık aylığı aldığı gözetildiğinde, talebinin açık ve belirgin olmadığı anlaşılmakla; öncelikle, talebi açıklattırılmalı, isteminin, 506 sayılı Yasa’nın 63/A maddesi kapsamında yaşlılık aylığı kesilerek tüm sigorta kollarına tabi çalışma tespiti mi, yoksa, 63/B kapsamında....... tabi çalışmanın tespiti mi olduğu hususu netleştirilmeli, bunun neticesinde, istemi dikkate alınmak suretiyle, ...... sürelerinin 506 sayılı Kanuna göre, sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyeceği hususu da gözetilerek, uyuşmazlık konusu dönem bakımından her türlü delil ile ispatı mümkün hizmet tespitine yönelik talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan........ iadesine, 26.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
    .........



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi