22. Hukuk Dairesi 2018/10968 E. , 2018/20423 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 35. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının davalıya ait işyerindeki işine iadesine, davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde davalı tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarının fesih nedeni ve kıdemi dikkate alınarak dört aylık ücreti olarak belirlenmesine, davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davalılar vekiller istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, mevcut olgulara göre, davacının iş sözleşmesinin geçerli ve haklı neden olmadan feshedildiğinin kabul edildiği, somut uyuşmazlıkta, davalı şirketlerin oluşturduğu adi ortaklık ile davalı bakanlık arasında hizmet alımı sözleşmeleri imzalandığı ve aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulduğunun sabit olduğu ancak mahkemece kurulan hükümde davacının davalı... Yemek Hiz. Tem. Teks. İnş. Bil. Taah. San. Tic. Ltd. Şti."ne işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden davalıların müşterek müteselsil sorumlu tutulmasına karar verildiği ve bu durumda, davacının alt işveren olan adi ortaklığa iadesine ve işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden davalıların müşterek müteselsil sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken, davacının davalı şirketlerden birisine iadesine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile davalıların davacının hangi işveren nezdinde işe iade edileceğine dair istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece Mahkemesi kararının (bu yönden) kaldırılmasına karar verilerek davacının davalı... Yemek Hiz. Tem. Teks. İnş. Bil. Taah. San. Tic.Ltd. Şti. ile ... ... Pey. İnş. Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adi Ortaklığı"na ait işyerindeki işine iadesine, karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi kararını davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dava içeriği bakımından taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda İş Mahkemesinin görevli olup olmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı Kanun"un 1. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 1. maddesi uyarınca, 4857 sayılı Kanun"a göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş sözleşmesinden veya 4857 sayılı Kanun"a dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri İş Mahkemeleridir.
Somut olayda, dosyadaki iddia ve savunmalar, yazılı belge ve kayıtlar içeriğine göre, davacının davalı idare sorumluluğu altındaki yaşlıların bakımının sağlandığı Seyranbağları Huzurevi Yaşlı Bakım Rehabilitasyon Merkezinde , hizmet alım işini ihale suretiyle alan şirket elemanı olarak " yaşlı bakımı" görevini yerine getirdiği ve davalı şirketlerin temyiz dilekçelerinde davacının çalıştığı iş yerinin ev tipi sosyal hizmet birimi olduğunu iddia ettikleri anlaşılmıştır.
06.02.2014 tarih 6518 sayılı Kanun"un 15. maddesi ile 2828 sayılı Kanun"un 16. maddesine fıkra eklendiği ve ilgili değişiklik ile “Ev tipi sosyal hizmet birimleri, 22.05.2003 tarihli ve 4857 sayılı Kanun"un 4. maddesinin birinci fıkrası hükmü kapsamındadır.” düzenlemesinin getirildiği, "Ev tipi sosyal hizmet birimleri" düzenlemesinin ise aynı Kanunun 14. maddesi ile 2828 sayılı Kanuna eklenen 3. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendlerinin (6), (9), (12), (13) ve (14) numaralı alt bentlerinin;
“6. “Çocuk Destek Merkezleri”; Suça sürüklenmesi, suç mağduru olması veya sokakta sosyal tehlikelerle karşı karşıya kalması sebebiyle haklarında bakım tedbiri veya korunma kararı verilen çocuklardan psikososyal desteğe ihtiyaç duyduğu tespit edilenlerin, bu ihtiyaçları giderilinceye kadar geçici süre ile bakım ve korunmalarının sağlandığı, bu süre içinde aile, yakın çevre ve toplum ilişkilerinin düzenlenmesine yönelik çalışmaların yürütüldüğü; çocukların mağduriyet, suça sürüklenme, yaş ve cinsiyet durumuna göre ayrı ayrı yapılandırılan veya ihtisaslaştırılan yatılı sosyal hizmet kuruluşlarını,”
“9. “Aktif Yaşam Merkezi”; Engelli bireylerin, yaşam kalitesinin artırılması ve sosyal hayata aktif katılımlarına katkı sağlanması amacıyla, engelli bireyler ile ailelerine rehberlik ve destek hizmeti ile evde gündüz bakım hizmeti sunan gündüzlü sosyal hizmet kuruluşlarını,”
“12. “Çocuk Evleri Sitesi”; Korunma ihtiyacı olan çocukların bakımlarının sağlandığı aynı yerleşkede bulunan birden fazla ev tipi sosyal hizmet biriminden oluşan kuruluşu,
13. “Ev Tipi Sosyal Hizmet Birimleri”; Çocuk, kadın, engelli ve yaşlılar ile bakım veya barınma ihtiyacı olan kişilere hizmet verilen mesken niteliğindeki yatılı sosyal hizmet birimlerini,
14. “Ev Tipi Sosyal Hizmet Birimleri Koordinasyon Merkezi”; İl müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ev tipi sosyal hizmet birimlerinin bağlı olduğu merkezi,” olarak değiştirilmesi suretiyle oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
Kanuni değişiklik sebebiyle "Ev tipi sosyal hizmet birimi" olarak tanımlanan kuruluşlardaki çalışmaların 4857 sayılı Kanun"un 4. maddesinin 1. fıkrasındaki istisnalar arasında yer aldığı ve bu sebeple bu kurumlarda işçi statüsünde çalışan kişilerin hizmet sözleşmesine dayalı talepleri bakımından İş Mahkemelerinin görevli olmadığı anlaşılmaktadır. Görev kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkeme uyuşmazlıkta görevli olduğunu her zaman re"sen dikkate almalıdır. Bu kapsamda mahkemece kanuni düzenlemede yer alan “Ev Tipi Sosyal Hizmet Birimleri”nin nereler olduğu ve davacının çalıştığı işyerinin bu birimlerden olup olmadığı konusunun, ilgili kurumlarla yazışma yapılmak suretiyle aydınlatılması, eğer işyerinin “Ev Tipi Sosyal Hizmet Birimi” niteliğinde olduğunun tespit edilmesi halinde 6518 sayılı Kanun"un 15. maddesi ile değişik 2828 sayılı Kanun"un 16. maddesine göre uyuşmazlık bakımından İş Mahkemelerinin görevli olmadığı, görevli mahkemenin genel mahkeme niteliğindeki..... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmesi gerekmektedir. Davacının çalıştığı işyerinin "Ev tipi sosyal hizmet birimi" niteliğinde olmadığının tespiti halinde ise davanın esasına girilerek uyuşmazlık hakkında karar verilmeliyken bu araştırmanın yapılmamış olması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, bozma sebebine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, bozma kararının bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 01.10.2018 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
H.Y.D.