Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7938
Karar No: 2017/6582
Karar Tarihi: 20.09.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7938 Esas 2017/6582 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/7938 E.  ,  2017/6582 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasındaki davada ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
    maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava niteliğinde olduğunun düzenlendiği, bonoya ilişkin hükümlerin de 6102 sayılı Kanunun 4. Kısım 2. Bölümünde yer aldığı, bonoya dayalı olarak meydana gelen uyuşmazlıkların, tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
    ise; "...davanın 6102 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce 27/06/2011 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişkinin işbölümü ilişkisi olduğu, davalıların işbölümü itirazında bulunmadıklarından davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
    Somut olayda, davacı vekili, davalı ... tarafından borçlu mirasçısı olarak müvekkili ... aleyhine bonodan dolayı sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığını, müteveffa borçlu daha evvel de kendisine bakıcılık eden kişilerce dolandırılmak istenilmesi üzerine müvekkillerince sayılı kararı müteveffanın aleyhine satışını önleyecek tedbir kararı aldırdıklarını, müteveffanın senedin düzenlendiği tarih olan 2007 yılından çok daha evvel 2003 tarihinde bile zaman zaman düşünme yeteneğini kaybeden, kandırılarak notere götürülen, malları için genel vekalet veren yaşlı bir kişi olduğunu, senet üstündeki yazılar ve rakamların gözle ayırt edilecek şekilde 2 farklı elden 2 farklı kalemle de yazıldığının belli olduğunu, müvekkiline bilinci dışında kandırılarak senet düzenlettirildiğini, yaşlı bir durumda bulunan ve son derece varlıklı bulunan müteveffanın hiç tanımadığı bir kimseden borç alabileceğinin düşünülemeyeceğini, zaten o tarihte bakıma muhtaç olmakla tüm bakımlarını çocuklarının üstlendiğini, hasta olan ve akli melekeleri zaman zaman kaybolan ve yerine gelen, yaşlı ve ölüm döşeğinde bulunan bir kişinin birilerine senet düzenleyerek vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu şahısları müvekkillerinin de tanımadığını belirterek Müdürlüğünün 2011/3648 Esas sayılı dosyasındaki takibe esas senedin iptaline, bu senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

    Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Kanunun 5. maddesinde "...Aksine hüküm olmadıkça, dava olunan şeyin değerine göre asliye hukuk veya sulh hukuk mahkemesi ticari davalara dahi bakmakla vazifelidir.
    Şu kadar ki; bir yerde ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalarla hususi hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere ticaret mahkemesinde bakılır.
    İkinci fıkrada yazılı hallerde, münhasıran iki tarafın arzularına tabi olmayan işler hariç olmak üzere, bir davanın ticari veya hukuki mahiyeti itibariyle mahkemenin iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir. İtiraz varit görüldüğü takdirde dosya ilgili mahkemeye gönderilir; bu mahkeme davaya bakmaya mecburdur; ancak, davanın mahiyetine göre tatbiki gerekli usûl ve kanun hükümlerini tatbik eder. Ticari bir davanın hukuk mahkemesi, ticari olmayan bir davanın ticaret mahkemesi tarafından görülmesi hükmün bozulması için yalnız başına kafi bir sebep teşkil etmez.
    Vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tabi oldukları müddetlere dair usûl hükümleri, iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur.” hükmüne yer verilmiştir.
    Dava tarihi itibariyle yürürlükteki 6762 sayılı TTK uyarınca ayrı ticaret mahkemesi bulunan yerlerdeki ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki (görev değil) işbölümüne ilişkindir.
    Ancak 6102 sayılı TTK"nın geçici 9. maddesinde "Bu Kanunun göreve ilişkin hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar, açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir.” hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda davanın açıldığı 27/06/2011 tarihinde asliye hukuk ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev değil, işbölümü ilişkisi olduğu, davalılar tarafından süresinde işbölümü itirazında bulunulmadığı ve iş bölümüne yönelik itirazda bulunulmadan verilen görevsizlik kararının bu nedenle bağlayıcı olmadığı anlaşılmakla, davanın, ilk açıldığı görülüp sonuçlandırılması gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/09/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi