Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3220
Karar No: 2017/4402
Karar Tarihi: 19.09.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3220 Esas 2017/4402 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/3220 E.  ,  2017/4402 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, ortak mirasbırakan ... ...’nun kayden malik bulunduğu 288 ada 1 parsel sayılı taşınmazını kız çocuklarını mirastan mahrum bırakmak amacı ile bedelsiz olarak davalı erkek çocuklarına devrettiğini, yapılan işlemin muvazaalı ve diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve miras payları oranında adlarına tescili istemişlerdir.
    Davalılar, satışın gerçek olup bedelini ödediklerini, muvazaa içermediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; ‘’ Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, dava1ıların temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne var ki, davacılardan Sevim karardan sonra 07/03/2014 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 311. maddesinde, feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı; 310. maddesinde ise, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman davadan feragat edilebileceği hükümleri düzenlenmiştir. O halde, feragat yönünden bir karar verilmesi bakımından hüküm bozulmalıdır. ‘’ gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacı ... yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.




    ./..






    -KARAR-

    Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 135.232.94 .-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 19.09.2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (Muhalif) (Muhalif)




    216.550.92 O
    81.317.98 P
    -----------------
    135.232.94 TL.B.





    -KARŞI OY -

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalıların temyizi üzerine Dairece, " ...delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne var ki, davacılardan Sevim karardan sonra 07. 03.2014 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir....O halde, feragat yönünden bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır." gerekçesiyle kararın bozulması üzerine, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı Semra"nın davasının feragat nedeniyle reddine, diğer davacıların davasının kabulüne karar verilmiştir.
    Davalı vekili, bozma sonrası duruşma günü tebliğ edilmeden, yokluklarında yapılan yargılama sonucu karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.


    ./..

    Somut olayda, Yargıtay bozma ilamının usulünce taraflara tebliğ edildiği, karar düzeltme kanun yoluna başvurulmaması üzerine, tensiben 03.11.2016 günü saat: 11.05 de duruşma yapılmasına ve duruşma günün taraflara tebliğine karar verildiği, 03.11.2016 günlü duruşmaya davacı asillerin katılarak beyanda bulunduğu, 23.02.2017 tarihli oturuma katılan davacı vekilinin bozma ilamına uyulmasını talep ettiği, mahkemece bozma ilamına uyularak bozmaya uygun karar verildiği, mahkemece düzenlenen, 04.07.2017 tarihli tutanakla, bozma sonrası duruşma gününün davalı tarafa bildirilmediği, davalıların yokluğunda karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere. 1086 sayılı HUMK"nun 429/2.maddesinde, " O mahkeme, temyiz edenden 434 ncü madde uyarınca peşin alınmış olan gideri kullanmak suretiyle, kendiliğinden tarafları duruşmaya davet edip, dinledikten sonra, Yargıtay bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir." hükmü düzenlenmiş, hukuki dinlenme hakkını düzenleyen 6100 sayılı HMK"nun 27. (HUMK"nun 73.) maddesinde, " 1-Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenme hakkına sahiptirler. 2-Bu hak, a)- Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b)- Açıklama ve ispat hakkını, c)- Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir." hükmüne yer verilmiştir.
    Bu durumda, mahkemenin bozma kararı üzerine tarafları kendiliğinden duruşmaya davet etmesi, duruşmada tarafları dinlemesi, bozmaya karşı taraf beyanlarını aldıktan sonra öncelikle bozmaya uyup uymayacağı konusunda, sonra da dava hakkında karar vermesi gerektiği açıktır.
    Oysa mahkemece, bozma sonrası davalı taraf duruşmaya davet edilmeden, bozmaya karşı görüşleri alınmadan, esas hakkında hüküm kurulmuştur.
    Hal böyle olunca, davalıya hukuki dinlenme hakkı tanınmadığı, temyiz konusu kararın yasanın emredici kurallarına aykırı olarak verildiği görüşünde olduğumuzdan, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz isteminin kabulü ile hükmün bozulması gerektiğini düşündüğümüzden, çoğunluk görüşüne bu gerekçelerle katılamıyoruz.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi