Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4714
Karar No: 2020/140
Karar Tarihi: 16.01.2020

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/4714 Esas 2020/140 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2019/4714 E.  ,  2020/140 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı ve davalılardan ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    K A R A R
    1-Dosyadaki temyiz kapsam ve sebeplerine göre; davacı vekilinin tüm, davalı ... Gemi İnşa San. Ve Tic. A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Dava, 16/09/2009 tarihli iş kazası kaynaklı sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Dairemizin 2015/5657-9270 esas ve karar sayılı Bozma ilamı öncesinde, 37.557,33 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın (16.09.2009) iş kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin ise reddine hükmedilmiş; akabinde Yerel Mahkemece Dairemiz Bozma İlamına uyulmuş, ek hesap raporu alınmış ve 44.014,96 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın iş kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin ise reddine dair hüküm tesis edilmiştir.
    Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"da (ayrıca mülga 1086 sayılı HUMK içeriğinde) “usulü kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrarı sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Usulü müktesep hak, anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
    Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulü kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usulü kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
    Kazanılmış haklar “Hukuk Devleti” kavramının temelini oluşturan en önemli unsurlardandır. Kazanılmış hakları ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan yorumlar Anayasa"nın 2.maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir” hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi toplumsal kararlılığı, hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.
    Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usulü kazanılmış hak” olgusunun, bir çok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır. Örneğin Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir içtihadı birleştirme kararı (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili yeni bir kanun çıkması karşısında, Yargıtay bozma ilamına uyulmuş olmakla oluşan usulü kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır.
    Usulü kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.( HGK.nun 12.07.2006 T., 2006/4-519 E, 2006/527 K, 03.12.2008 T., 2008/10-730 E., 2008/732 K.) Zira usulü kazanılmış hak ilkesi kamu düzeniyle ilgilidir. (09.05.1960 T., 21/9; 04.02.1959 gün 13/5 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı)
    Bu açıklamalar ışığında, Mahkemece verilen ilk kararın davacı ile davalı ... Gemi İnşa San. Ve Tic. A.Ş. vekili tarafından temyizi üzerine Dairemiz ilamı ile bozulduğu, bozma ilamında davacı sigortalının sendikalı çalışan olmaması nedeniyle gerçek ücretinin sendikalardan araştırılamayacağı belirtilerek davacı sigortalının yaptığı iş, yaşı ve kıdemi bildirilmek suretiyle ilgili meslek odalarından ve gerektiğinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü"nden olay tarihinde alabileceği emsal günlük net ücret sorularak, tespit edilen ücrete göre maddi zararın yeniden hesaplanması gerektiğine değinildiği anlaşılmıştır. Bu bağlamda, Yerel Mahkeme her ne kadar Dairemizin Bozma ilamına uymuş ise de; maddi tazminat davası bakımından dosyada mevcut bilirkişi hesap raporundaki ücret dışında esas alınan tüm donelerin tarihler ile birlikte yeni yapılan hesaba esas alınması yerine, yeniden hesap raporu tanzimi sureti ile bozma ilamına uygun bir karar ihdas edilmemiş, usulü müktesep hakka riayet edilmemiştir. İşaret olunan Bozma ilamına göre; mahkemenin hesap bilirkişisinden aldığı 11/06/2013 tarihli raporda esas alınan işlemiş dönemi ileri çekmemek sureti ile asgari ücretin 1,5834 katı üzerinden, diğer donelerin 11/06/2013 tarihli raporla aynı tutulması ve bu şekilde hesap yapılması gerekmesine karşın, işlemiş dönemi değiştirmek ve asgari ücret artışlarını hesaba yansıtmak sureti ile yeniden maddi tazminat hesabı yapılması hatalı olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş, taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklara da riayet edilmek şartıyla, 11/06/2013 tarihli hesap raporunda esas alınan işlemiş dönemi ileri çekmeden, diğer doneler de raporla aynı tutularak, asgari ücretin 1,5834 katı üzerinden hesap yapılması sureti ile davacının maddi zararı tespit edilerek bir karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ... Gemi İnşa Sanayi Ve Tic. Aş"ye iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 16/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi