Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Tüzel kişiliği haiz olan köy, menkul ve gayrimenkul mallara sahip olup, bunların heyeti umumiyesi köyün orta mallarını teşkil eder. Köy Kanunu"nun 8.maddesinde köyorta mallarının kanun karşısında Devlet malı gibi korunacağı hükmü vaz edilmek suretiyle Devlet malları nasıl kanuni himayeye mazhar ise köyorta mallarının da aynı himayeden faydalanacakları ifade edilmiştir. Bu hükmün şumulü dairesini daraltmak için madde metninde bir işaret bulunmadığı gibi espirisinden de böyle bir mana çıkarmaya imkan yoktur. Kanun, Devlet mallarını yalnız gasp ve tecavüzlere karşı korumaz. Alacaklının hacizlerine ve takas talebi dermeyan etmelerine karşı da himaye eder(İİK.m.82, BK.m123, İBK 15.3.1940 21/36).
Köy Kanunu"nun 17.maddesi, köy paralarının nelerden ibaret olduğunu saymış, amme hukukundan ve hususi hukuktan doğan bütün alacakları bunlar arasına ithal etmiştir. Bu durumda menkul mal kapsamına para da dahil bulunduğuna göre, köy mallarının ve paralarının Devlet malları gibi haczi kabil değildir.
Somut olayda köy tüzel kişiliği adına kayıtlı arsa üzerine haciz konulmuş olup, köy tüzel kişiliğine ait taşınmaz köyün orta malı olduğundan haczi mümkün değildir.
O halde mahkemece şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.  
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.