3. Hukuk Dairesi 2018/5508 E. , 2018/12956 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki sebepsiz ......... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın zamanaşımından reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının zilyetliğinde bulunan davaya konu 103 ada, 12 parsel sayılı taşınmazı 13.02.1998 tarihinde 2.400.000.000 TL bedelle harici satış sözleşmesi ile satın aldığını, satım bedelini ödediğini, taşınmazın zilyetliğinin kendisine teslim edildiğini, taşınmaz üzerine 2 katlı ev ...... ettiğini, 03.02.2010 tarihinde yapılan ...... çalışmaları sırasında 1070 m² lik yerin 801 m² lik kısmının kendi adına, geri kalan kısmının ormanlık alan olarak tespit gördüğünü, hakkında orman işgal suçundan dava açıldığını, kendisinin de ...... tespitine itiraz davası açtığını, davalının orman olan yeri satarak sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10,000,00 TL’nin sebepsiz ......... nedeniyle istirdadını, 10,000,00 TL’de bina bedeli olmak üzere toplam 20.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, davacının zilyet olması nedeniyle tapusunu alabilme hakkına sahip olup zararının da söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; ""... Davaya konu yerde 07/10/2010 tarihinde yapılan tespitte 103 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz 801,68 m² olarak sınırlanmış ve beyanlar hanesine bu bölüm yönünden davacının zilyet olduğu işlenmiştir. Dolayısı ile davacı tespit tarihinde ve asliye hukuk mahkemesinde açtığı dava tarihinde davalıdan devralıp davalının sebepsiz zenginleştiğini iddia ettiği taşınmaz bölümü yönünden davalının taşınmaz üzerinde hak sahibi olmadığını, dolayısıyla hakkı olmayan yeri kendisine devrettiğini, buna bağlı olarak sebepsiz .........yi bilmekte olup dava tarihi itibariyle 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu” gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; 12.03.1998 tarihli “satış mukavelesidir” başlıklı belgeyle sınırları belirtilen 1070 m² lik tapusuz taşınmazın dava dışı ...... ALKAN tarafından davacıya 2.400.000.000 TL bedelle satıldığı, satış bedelinin 100.000.000 TL’sinin ...... ALKAN’a, geri kalan miktarının davalıya ödendiği, 03.02.2010 tarihinde yapılan ...... çalışmaları sırasında 1070 m² lik yerin 801 m² lik kısmının davacı adına, geri kalan kısmının ormanlık alan olarak Hazine adına tespit gördüğü, davacı tarafından, 03.02.2010 tarihinde yapılan ...... tespitine itiraz edilerek 103 ada, 12 parsel sayılı taşınmazın yüz ölçümünün
1070 m² olarak düzeltilmesi için 05/10/2010 tarihinde ... ...... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/645 Esasına kayden dava açıldığı, davanın reddine ilişkin verilen kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine bozma kararından sonra görevsizlik kararı verilerek dosyanın ...... mahkemesine gönderildiği, davanın ... ...... 2. ...... Mahkemesinin 2017/11 Esasına kayden görülmeye devam olunduğu ve halen derdest olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki satış sözleşmesi, taşınmazın bulunduğu bölgedeki, ...... tespitinden önce yapıldığı için, her ne kadar sözleşme adi yazılı şekilde yapılmış olsa da geçerli sayılmaktadır, ancak dava konusu taşınmazın bir kısmının orman olarak tespit görmesi nedeniyle, bu kısım yönünden özel mülkiyete konu teşkil edilememesi neticesinde zilyetlik devir sözleşmesiyle yapılan satışın geçerliliğinden söz edilemez. Ancak, dava konusu taşınmazın bir kısmının orman olması, kalan kısmının ise özel mülkiyete konu teşkil edilebilecek taşınmaz niteliğinde bulunması nedeniyle davalının iade borcunun satışın geçerli ve geçersiz kısımları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekmektedir.
Ayrıca, hukuk mahkemesinde, görülen bir davanın incelenmesi ve sonuçlandırılması, başka bir mahkemenin görevi içindeki bir hususun çözümüne bağlı ise; o hususun görüldüğü davanın sonuçlanmasını, kendisi için bekletici sorun yapabilir.
Görülmekte olan bir davanın sonuçlanmasını başka bir davada bekletici sorun yapılabilmesi için iki şartın gerçekleşmesi gerekir:
a- Bekletici sorun yapılacak davanın başka bir mahkemede görülmekte olması,
b- İki dava arasında bağlantı bulunması.
Davalardan biri hakkında verilecek kararın, diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı varsayılır ve biri diğeri için bekletici mesele yapılır. Somut olayda, ...... tespitine itiraz davasının yargılama sürecinin devam ediyor olması karşısında bu davanın bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
O halde mahkemece, taraflar arasındaki ... ...... 2. ...... Mahkemesinin 2017/11 Esas sayılı dava dosyası ile eldeki dava arasındaki bağlantı olması ve sonucunun eldeki davanın sonucunu etkileyeceği gözetilerek, söz konusu dava dosyasının eldeki dava açısından bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.